Connect with us

Sektörel

Bakan Varank, Togg’un CES 2023’teki “Dijital Mobilite Bahçesi”ni ziyaret etti


Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Togg’un dünyanın en büyük Tüketici Elektroniği Fuarı CES 2023’te oluşturduğu “Dijital Mobilite Bahçesi”ni ziyaret etti.

CES 2023’e katılmak üzere ABD’de bulunan Bakan Varank, buradaki temasları kapsamında, Togg’un fuardaki standına ziyarette bulundu.Togg’un CES 2023’te oluşturduğu “Dijital Mobilite Bahçesi” hakkında Togg Üst Yöneticisi (CEO) Gürcan Karakaş’tan bilgi alan Varank, Togg’un “Beyond X” adıyla gösterilen ve mobiletinin yarından sonrasına ilişkin ipuçları veren alanını deneyimledi.

Togg’un duyuları harekete geçiren deneyim alanında Varank’a Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan, Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Sinan Kuzum, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan ve Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan da eşlik etti.

“Togg endüstride geldiği noktayı ortaya koyuyor”

Bakan Varank, burada bulunduğu incelemelerin ardından yaptığı açıklamada, Togg’un fuarda bu seneki konseptinin, dönüşen otomotiv endüstrisinin geleceği noktayı gösterdiğini söyledi.

Togg’un dünyanın en büyük elektronik fuarı olan CES’e ilk kez geçen sene katıldığını anımsatan Varank, firmanın otomotiv endüstrisinin değişimine ve dönüşümüne vurgu yaptığını aktardı.

Varank, “Geçen sene bu fuara 2 bin 400 katılımcı başvurmuştu. Bu sene 3 binin üzerinde firma, geleceğe dönük geliştirdikleri teknolojileri burada dünyaya sergiliyor. Togg da yine bu sene endüstride geldiği noktayı, geleceğe dair planlarını ortaya koymuş oluyor.” dedi.

“Avrupa’da da bu akıllı cihazlarımızın satışını yapmak istiyoruz”

Fuarda geçen sene mobilite ve otomotiv sektöründen çok fazla firma olmadığına dikkati çeken Varank, “Bugün geldiğimiz noktada etrafta otomobil markalarını, traktör markalarını görebiliyoruz. Aslında Togg’un geçen sene ortaya koyduğu vizyonun da ne kadar zamanlı olduğunu bu sene görmüş oluyoruz.” diye konuştu.

Varank, Türkiye’nin otomobili projesi başladığında “bir otomobilden daha fazlası” olduğuna ilişkin vizyonun ortaya konulduğunu anımsatarak, bu vizyon ışığında geliştirilen teknolojilerle artık otomobilin insanları bir yerden bir yere götüren araçlar olmaktan ziyade bir yaşam alanı deneyimi sunduğunu ifade etti.

Togg’un hedeflerine de değinen Varank, şunları kaydetti:

“Gürcan Bey’in daha önce ilan ettiği, Sayın Cumhurbaşkanımızın da Togg’un kampüsünün açılışında söylediği gibi, şubat ayının ikinci yarısında ön siparişler başlayacak, mart ayının sonuna doğru da artık otomobilleri Türkiye’nin yollarında görmeye başlayacağız. Hedefimiz sadece Türkiye değil, biz Avrupa’da da bu akıllı cihazlarımızı göstermek, bunların satışını yapmak istiyoruz. Onun için bu tip etkinlikler çok önemli.”

“Dünyanın farklı ülkelerinden talepler var”

Mustafa Varank, CES 2023’te Togg standına yoğun ilgi olduğunu ifade ederek, “Herkes Togg’un buradaki dijital deneyimini görmek için sıraya giriyor. Böyle bir başarıya imza atmak gerçekten önemli, bizim açımızdan da mutluluk verici. Biz hem o heyecanı yaşamak hem de Türkiye’den buraya gelen diğer firmalara destek olmak için fuardayız.” dedi.

Togg’un ihracat hedeflerini de paylaşan Varank, şunları kaydetti:”Öncelikle biz Türkiye’nin otomobili Togg’u Türkiye’de piyasaya çıkarmak için büyük bir gayret gösteriyoruz. İnşallah Türkiye’de satışa çıktıktan sonra 2 yıl içinde ihracata başlama hedefi var. Bunun için arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Bu araçların tip onaylarını farklı ülkelerden alabilmek için başta Avrupa olmak üzere çalışmalarını sürdürüyorlar. Şu anda halihazırda dünyanın farklı bölgelerinden, farklı ülkelerinden talepler var. Orta Doğu’dan, Orta Asya’dan, Avrupa’dan ‘biz bu aracı nasıl satın alabiliriz, nasıl bayisi olabiliriz’ diye yoğun bir ilgi var.”

Togg’dan “Dijital Mobilite Bahçesi” ile duyuları harekete geçiren deneyim

Togg, CES 2023’te “Dijital Mobilite Bahçesi” adını verdiği 910 metrekarelik alanda sürdürülebilir ve bağlantılı bir mobilite geleceğini keşfetme deneyimi sunuyor.

Togg’un hem dijital hem doğayla iç içe olan deneyim alanında, dualite yaklaşımındaki insan ve teknoloji, sanat ve bilim, akıl ve kalp, birlik ve çokluk gibi kavramlar buluşuyor.”Beyond X”, “Akıllı Yaşam”, “Temiz Enerji” ve “Self AI” alanlarından oluşan “Dijital Mobilite Bahçesi”, ziyaretçilere duyuları harekete geçiren bir deneyim yaşatıyor.

Beyond X mobilitenin yarından sonrasının ipuçlarını veriyorZiyaretçiler, Togg’un dualite kavramını vurgulayan logosuna atıfta bulunan girişten geçtikten sonra 15 metre uzunluğunda ve LED ekrandan oluşan bir tünele giriyor. Tünel içinde başlayan deneyim, tünelin sonuna gelindiğinde mobilitenin yarından sonrasını dijital sanatla ifade eden Beyond X kapsülünde devam ediyor.

Mobilitenin yarından sonrasının ipuçlarını veren ve Togg Dizayn Stüdyosu’nun tasarladığı ve Pininfarina ile birlikte geliştirilen Beyond X alanı, katılımcılara kişiselleştirilmiş bir mobilite deneyimi sunuyor.Yolculuklarına tünelde başlayan ziyaretçiler, heykelsi ve dairesel bir kapsülün içinde hayal gücünü zorlayan bir görsel sanat eşliğinde mobilite deneyimi yaşıyor. Katılımcılar, kendileri için en uygun müzik ve ortamın içinde “Satürn”, “Orman”, “Fütüristik Şehir” ve “Sanatsal Türkiye” gibi 4 olası senaryodan birini yaşayabiliyor.Beyond X, sıra dışı dijital bir deneyim ile akıl, ruh, kalp ve 4 duyuyu harekete geçiriyor.

AA

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

“Küllerinden Doğ Projesi” sektörde fark yaratıyor!


Yeniköy Kemerköy Enerji, 16–17 Ekim 2025’te İstanbul’da düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025 konferansında, döngüsel ekonomi temelli Küllerinden Doğ projesiyle yer aldı. Projenin enerji sektöründe döngüsel ekonominin iyi bir örneği olduğunu vurgulayan Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, “Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” dedi.

GMI Global tarafından düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025; enerji, çimento, inşaat ve geri dönüşüm sektörlerinden temsilcileri İstanbul’da bir araya getirdi. Uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı gibi yan ürünlerin yeniden kullanımına odaklanan ve çok sayıda uluslararası katılımcının da bulunduğu konferansta, Yeniköy Kemerköy Enerji’nin döngüsellik ilkesini esas alan, Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12 – Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında hayata geçirdiği “Küllerinden Doğ” projesi uluslararası düzeye taşındı.

Enerjinin küllerinden doğan bir gelecek

“Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” diyen Yeniköy Kemerköy Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, konferanstaki sunumunda, “Küllerinden Doğ” projesini katılımcılara aktardı. Işık, “Projemiz döngüsellik ve sürdürülebilirlik açısından iyi bir uygulama özelliği taşıyor. Odaklandığımız altı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’ndan (SKA) biri olan, SKA 12 Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında, atığı başka bir sektöre girdiye dönüştürürken, üretimin her aşamasında kaynakları verimli kullanmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir bir büyümeye hizmet ederken, kalkınma sürecini de katkı verecek örnek bir proje ortaya koyuyoruz. Termik santrallerimizde elektrik üretimi sırasında ortaya çıkan uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı, geleneksel olarak depolama sahalarına gönderilmek yerine artık çimento ve hazır beton sektöründe alternatif hammadde olarak değerlendiriliyor. Bu sayede hem atık miktarı azalıyor hem de farklı üretim süreçlerinde kaynak kullanımı en aza indiriliyor” dedi.

Küllerinden Doğ: Atıktan kaynağa uzanan yolculuk

Projeyle üretimin etkileri azaltırken kaynak verimliliğine odaklandıklarına dikkat çeken Işık, “Enerji üretimi gerçekleştirirken döngüsel ekonomiye destek oluyoruz.  Her adımda etkimizi azaltmayı, ekonomik sürdürülebilirliği ve toplumsal faydayı birlikte düşünüyoruz. Küllerinden Doğ Projesi, bu vizyonun somut bir sonucu. Projeyle depolama sahalarına gönderilen atık miktarını düşürüp yerli sanayiye hammadde veriyoruz daha az kaynağın tüketilmesiyle sürdürülebilir bir endüstriye destek oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Proje, “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”nın “Sorumlu Üretim ve Tüketim” maddesine doğrudan katkı sağlarken, enerji sektöründe döngüsel ekonominin güçlü bir uygulamağa örneği olarak öne çıkıyor. Proje kapsamında yürütülen çalışmalarla EN 13139:2002 Fabrika Üretim Kontrol Uygunluk Sertifikası alınarak süreç uluslararası standartlara taşındı. Bakanlık onaylarının tamamlanmasıyla birlikte Yeniköy Kemerköy Enerji, uçucu külü lisanslı alıcılara satışa sunarak hem çevresel hem de ekonomik değer yarattı.

Sürdürülebilirlikte bütünsel yaklaşım meyvelerini veriyor

Yeniköy Kemerköy Enerji olarak, yürütülen tüm çalışmaların yalnızca enerji üretiminde değil, kurum kültürüne, kalkınmaya ve bölgedeki bütün paydaşlara değer yaratmaya odaklı olduğunu belirten Işık, “İSO 500 listesinde yer aldık, Muğla’nın en büyük üçüncü sanayi kuruluşu olduk. Türkiye’de KALDER tarafından verilen EFQM Sürdürülebilir Performans Ödülü ile mükemmellik yolculuğumuzu bir üst seviyeye taşıdık ve enerji üretim sektöründe dört yıldız yetkinlik belgesi almaya hak kazanan ilk şirket olduk. Geçtiğimiz ay Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen, Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde finalist olarak gösterilmek, sadece bizim için değil tüm ekosistemimiz için motivasyon kaynağı oldu” dedi.

Continue Reading

Sektörel

EPDK, Talep Tarafı Katılım Formülünü Güncelledi


Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), talep tarafı katılımı hizmeti kapsamında temel tüketim değerinden sapma tutarına ilişkin formülü revize etti.

EPDK’nin, Talep Tarafı Katılımı Hizmeti Kapsamında Temel Tüketim Değerinden Sapma Tutarının Belirlenmesine İlişkin Usul Ve Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Usul Ve Esaslar’ı Resmi Gazete’de yayımlandı.

Buna göre, mayısta yayımlanan sapma tutarının belirlenmesine ilişkin formülde geçen “0,4” ibaresi “0,08” olarak, “0,2” ibaresi ise “0,04” olarak değiştirildi.

Continue Reading

Sektörel

Türkiye ve BAE’den 1 Milyar Dolarlık Enerji Anlaşması


Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan BayraktarBirleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yürütülen 1 milyar dolarlık yenilenebilir enerji yatırımı için çalışmaların son aşamaya geldiğini açıkladı.

Bakan Bayraktar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, BAE merkezli enerji şirketi Masdar’ın CEO’su Mohamed Jameel Al Ramahi ve beraberindeki heyeti bakanlıkta ağırladıklarını belirtti. Görüşmede, Niğde Bor’da kurulacak 1100 megavat depolamalı güneş enerjisi santrali (GES) projesinin detaylarının ele alındığını ifade etti.

“Bu kapsamda, yaklaşık 1 milyar dolarlık 1100 megavatlık depolamalı GES yatırımında son aşamaya geldik.” diyen Bayraktar, BAE ile yürütülen stratejik işbirliğinin yenilenebilir enerji ve teknoloji transferi odağında derinleşeceğini vurguladı.

Güneş, rüzgar ve hidroelektrik yatırımlarında ortak vizyon

Bayraktar, güneş enerjisi, kara ve deniz üstü rüzgar enerjisi projeleripompaj depolamalı hidroelektrik ve HVDC (yüksek gerilim doğru akım) iletim hatları gibi alanlarda da işbirliği fırsatlarını değerlendirdiklerini söyledi.

Bakan, “BAE ile özellikle yenilenebilir enerji projeleri odağında stratejik işbirliğimizi hükümetler arası mutabakat zaptı ile derinleştirmeyi hedefliyoruz.” diyerek iki ülke arasında uzun vadeli enerji ortaklığının güçlendirileceğini kaydetti.

Bayraktar, yapılan görüşmelerin yalnızca yatırım boyutuyla değil, aynı zamanda teknoloji transferi ve sürdürülebilir enerji altyapısı geliştirme açısından da büyük önem taşıdığını ifade etti.

2053 net sıfır hedefi için stratejik adımlar

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Türkiye’nin 2053 net sıfır karbon hedefi doğrultusunda yenilenebilir enerji yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini belirtti.

“Enerji vizyonumuza güç katacak işbirlikleriyle altyapılarımızı güçlendirerek, 2053 net sıfır hedefimize ulaşmayı ve bölgemizde örnek bir dönüşüm modeli oluşturmayı amaçlıyoruz.”

Bayraktar, Masdar gibi uluslararası enerji şirketleriyle yapılan bu tür ortaklıkların, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini güçlendireceğini, yeşil enerji dönüşümünü hızlandıracağını ve istihdam olanaklarını artıracağını dile getirdi.

BAE ile yapılacak yatırımların, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücüne önemli katkı sağlaması ve yerli üretim kapasitesini de desteklemesi bekleniyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar