Connect with us

Güneş Enerjisi

Kompen, GES kapasitesini 2 kat artırdı


Bera Holding’in PVC sektöründe faaliyet gösteren şirketi Kompen, 2021’in ilk çeyreğinde devreye aldığı 11 bin metrekarelik Güneş Enerjisi Santrali (GES) yatırımının ikinci aşamasını da tamamlayarak 14 bin metrekare ek yatırım yaptı.

Kompen’den yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Kompen Genel Müdürü Erdal Küçükşehir, hızla artan nüfusun ve gelişen sanayinin enerji üretimi ve tüketimi arasındaki açığı giderek artırdığını belirterek, 4 bin 672 olan panel sayısının 8 bin 388’e ve fabrikanın yıllık enerjisini karşılama oranının yüzde 25’ten yüzde 55’e çıkarıldığını bildirdi.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına ihtiyacın arttığı günümüzde GES’lerin de ciddi üretim yapan sanayiciler arasında yaygınlaşmaya başladığını aktaran Küçükşehir, şunları kaydetti:

“Doğal dengenin korunması, sürekli yenilenebilir enerji kaynaklarının işlenmesi ve kullanılması, günümüzde giderek önem kazanmaktadır. Kompen olarak, çevreye saygılı bir marka olmanın gereğini her alanda yerine getirmeye çalışıyoruz. Geçmiş yıllarda gerek ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi belgesi alarak gerekse de geçtiğimiz kasım ayında ISO 14025 ve EN 15804 standartlarına uyumlu Environmental Product Declaration belgesi alarak bu kararlılığımızı göstermiştik. Yenilenebilir enerji kaynaklarından olan GES yatırımımızı tamamlayarak ülke ekonomisine ve çevreye katkı sağlayarak üretimlerimize devam ediyoruz.”

Küçükşehir, GES sayesinde üretim maliyetlerinin de olumlu yönde etkileneceğini, GES yatırımının tamamlanmasıyla birlikte 1.500 kW olan kurulu gücün 3.390 kW’a çıktığını belirterek, GES’ten sağlanan yıllık enerji üretimlerinin 2 milyon 400 bin kWh’ten 5 milyon 400 bin kWh’e çıktığını bildirdi.

AA

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güneş Enerjisi

Enerjisa Üretim’den Manisa Celal Bayar Üniversitesi’ne Temiz Enerji Desteği


Türkiye’nin lider özel sektör elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Kampüsü’nde hayata geçirdiği çatı GES (güneş enerjisi santrali) kurulumu projesi ile üniversitenin elektrik tüketiminin sürdürülebilir kaynaklardan karşılanmasına destek olurken, aynı zamanda karbon salımını da azaltacak.

Enerjisa Üretim, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Kampüsünde kurduğu çatı GES ile temiz enerji üretiminin yanı sıra gençlerin geleceğine de yatırım yapıyor. Türkiye’nin yenilenebilir enerji yolculuğuna katkı sunmak ve karbon sıfır hedefine ulaşmada örnek olmak amacıyla hayata geçirilen bu proje sayesinde üniversite kendi enerjisini üretirken, kampüs hem enerji tüketiminde tasarruf sağlayacak hem de karbon salımını azaltarak yeşil dönüşüme öncülük edecek. 

Yılda 75 ton karbon salımı önlenecek 

Yenilenebilir enerji alanındaki öncü adımlarına bir yenisini ekleyen Enerjisa Üretim, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Kütüphanesi çatısına 220’den fazla panel kullanarak kurduğu çatı GES ile yıllık 170 bin kWh’nin üzerinde temiz enerji üretecek. Proje sayesinde her yıl yaklaşık 75 ton karbon salımı önlenecek ve çevreye somut bir katkı sağlanacak.

Eğitim ile enerjiyi aynı çatı altında buluşturan bu adım, sürdürülebilirliği merkeze alarak üniversitenin kendi ihtiyacını temiz enerjiyle karşılamasını mümkün kılıyor. Enerjisa Üretim’in desteğiyle hayata geçirilen proje, yalnızca kampüsün enerji ihtiyacını karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal faydaya ve daha sürdürülebilir yarınlara güçlü bir ışık tutuyor.

Sürdürülebilir geleceğe katkı sağlamak ve üniversite öğrencilerinde bu alanda farkındalık yaratmak amacıyla kurulan çatı GES projesi üniversitenin elektrik tüketiminin yeşil ve sürdürülebilir kaynaklardan karşılanmasına destek sağlayacak. Üniversite Kütüphanesi’nin çatısında yer alan  kurulum, her yıl kampüsün enerji ihtiyacını yenilenebilir kaynaklarla karşılayarak sürdürülebilirliğe örnek olacak. 

  • Enerjisa Üretim, daha önce de Manisa Celal Bayar Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu ile yenilenebilir enerji sektöründe öğrencilerin ve akademik personelin aktif rol üstlenmesi ve nitelikli çalışan yetiştirilmesine konusunda bir iş birliği yapmıştı. 

 

Temiz enerjiye geçişi hızlandıran ve gençlere ilham veren adımlar attıklarını ifade eden Enerjisa Üretim İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Gürkale, “Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nde hayata geçirdiğimiz çatı GES projesi, geleceğe dair vizyonumuzun somut göstergelerinden biri. Üniversitelerin kendi enerjilerini temiz kaynaklardan üretmesi, kampüslerin enerji ihtiyacını karşılamaya katkı sunarken, aynı zamanda gençlerin sürdürülebilirlik bilincini artırarak onları geleceğin dönüşümünde aktif rol üstlenmeye teşvik ediyor. Daha önce üniversite ile yürüttüğümüz projelerde olduğu gibi, bu girişim de öğrencileri yenilenebilir enerjiyle doğrudan tanıştırarak hem teknik bilgi hem de farkındalık kazanmalarına katkı sağlıyor. Biz Enerjisa Üretim olarak gençlere, eğitimin dönüştürücü gücüne ve sürdürülebilir yarınların ortak çabalarla inşa edileceğine yürekten inanıyoruz. Bu nedenle üniversitelerle kurduğumuz iş birliklerini yalnızca bir proje değil, toplumsal faydayı büyüten bir yolculuk olarak görüyoruz.”

 

Rektör Prof. Dr. Rana Kibar, Enerjisa Üretim ile üniversite arasında hayata geçirilen çatı GES projesi önemine değinerek, “Üniversitemizin geleceğine ve ülkemizin sürdürülebilir yarınlarına ışık tutacak çok önemli bir projeyi hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Enerjisa Üretim iş birliğiyle üniversitemiz kütüphane çatısında kurulan Güneş Enerjisi Santrali (GES), yalnızca bir enerji yatırımı değil, aynı zamanda gençlerimize ilham olacak büyük bir adımdır. Bu proje sayesinde üniversitemiz, yıllık 170 bin kWh’nin üzerinde temiz enerji üretecek, her yıl yaklaşık 75 ton karbon salımını önleyerek çevreye önemli bir katkı sağlayacaktır. Böylece hem enerji ihtiyacımızı sürdürülebilir kaynaklardan karşılamış olacağız hem de ülkemizin karbon sıfır hedeflerine giden yolda örnek bir üniversite olarak öne çıkacağız” dedi.

 

Eğitim kurumlarının sadece akademik bilgi üretmekle değil, aynı zamanda öğrencilere değerler kazandırmakla da sorumlu olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Rana Kibar, “Sürdürülebilirlik ve çevre bilinci bu değerlerin en başında gelmektedir. Çatı GES projesi, öğrencilerimizin yenilenebilir enerjiyle doğrudan tanışmasını sağlayarak, onların teknik bilgi birikimine katkıda bulunurken aynı zamanda çevresel farkındalıklarını da artıracaktır. Enerjisa Üretime, bu anlamlı projeye verdikleri destekten dolayı içten teşekkürlerimizi sunuyorum. Üniversitemizin daha önce de yürüttüğü iş birliklerinde olduğu gibi, bugün attığımız bu adım da sadece bir proje değil; toplumsal faydayı büyüten, gençlerimizin geleceğini şekillendiren bir yolculuğun önemli bir parçasıdır. Enerjisa Üretim ile üniversitemiz arasında hayata geçirilen çatı GES projesi ile hem üniversitemizin enerji ihtiyacını temiz kaynaklardan karşılamış oluyoruz hem de öğrencilerimize sürdürülebilir bir gelecek inşa etme yolunda güçlü bir örnek sunuyoruz” ifadelerini kullandı.

Continue Reading

Güneş Enerjisi

Kalyon Enerji, güneş ve rüzgâr enerjisinde 5 GW kapasiteye ulaşmayı hedefliyor


Kalyon Enerji Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Murtaza Ata, uluslararası alanda saygın yayınlardan biri olan Newsweek dergisinin yayımladığı “Pillars of the Green Transition” (Yeşil Dönüşümün Temelleri) raporuna verdiği röportajda Türkiye’nin enerji sektöründeki potansiyelini ve Kalyon Enerji’nin stratejik hedeflerini paylaştı. Ata, şirketin önümüzdeki 4–5 yıl içerisinde 5 GW güneş ve rüzgâr enerjisi kapasitesine ve 1 GWh depolama altyapısına ulaşmayı hedeflediğini vurguladı.

Raporun “Anadolu Yükseliyor” başlıklı bölümünde, Avrupa’nın enerji alanında çözüm aradığı bir dönemde Türkiye’nin sahip olduğu stratejik konuma dikkat çekildi. Türkiye’nin, ekvator bölgelerinde görülen aşırı sıcak kaynaklı verimlilik kayıplarından uzak, aynı zamanda güneşten maksimum fayda sağlayacak kadar elverişli bir coğrafyada bulunması sayesinde yenilenebilir enerji üretiminde mükemmel bir dengeye sahip olduğu belirtildi.

“Türkiye’nin temiz enerjide potansiyeli çok yüksek”

Dr. Murtaza Ata, Türkiye’nin jeostratejik avantajlarını şu sözlerle dile getirdi: “Ülkemiz, Ortadoğu’dan kuzeye uzanan güçlü bir rüzgâr koridoru üzerinde yer alıyor. Bu, mevcutta yaklaşık 15 GW olan rüzgâr potansiyelinin büyüklüğünü ortaya koyuyor. Kara rüzgâr kapasitesi en az 100 GW, güneş enerjisi potansiyeli ise 300–400 GW olarak öngörülüyor. Ancak bugün güneşte kurulu kapasite yalnızca 25 GW seviyesinde. Bu kaynakların doğru değerlendirilmesi hem enerji bağımsızlığımız hem de dış ticaret açığımızın azaltılması için kritik öneme sahip. Zira dış ticaret açığımızın %70–80’i, bazı yıllarda enerji ithalatından kaynaklanıyor.”

“Hızlı uygulama kabiliyetimizle projelerimizi hayata geçiriyoruz”

Ata, Kalyon Enerji’nin proje geliştirme ve yatırım süreçlerini kendi bünyesinde yürütmesinin hızlı hareket etme imkânı sağladığını belirterek şunları ekledi: “Üç rüzgâr enerjisi projemizi yalnızca bir yıl içinde devreye aldık. Şimdi aynı kabiliyetimizi Karapınar’da inşa ettiğimiz 500 MW’lık yeni güneş enerjisi santralinde kullanıyoruz ve projeyi 2026 yılı sonuna kadar tamamlamayı planlıyoruz. Hedefimiz; önümüzdeki 4–5 yıl içerisinde en az 5 GW güneş ve rüzgâr kapasitesine ve 1 GWh depolama altyapısına ulaşmak. Ayrıca gaz ve kömür santrallerine bağımlılığı azaltabilecek yeni nesil şebeke oluşturucu invertörlere odaklanıyoruz.”

Enerji üretiminin ötesinde: Sürdürülebilir kalkınma

Dr. Ata, Kalyon Enerji’nin faaliyet gösterdiği bölgelerde sadece enerji üretimiyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda toplumsal kalkınmaya da katkı sunduğunu ifade etti: “Türkiye’nin yeşil dönüşüm yolculuğunda, projelerimiz yalnızca enerji üretmekle kalmıyor; yerel topluluklara yeni fırsatlar sunuyor. Güneş enerjisi santrallerimizde uyguladığımız Panel Altı Otlatma Programı sayesinde 100.000’den fazla koyun tesislerimizi mera olarak kullanıyor. Bu sayede enerji üretimi ile geleneksel hayvancılığı barışçıl bir entegrasyonla buluşturduk. Ayrıca bölge halkına hayvancılık ve tarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere destekler sağlıyor, yerel ekonomiyi güçlendirmeye katkıda bulunuyoruz.”

Continue Reading

Güneş Enerjisi

İzmir Havalimanı GES’inde Solarçatı, Arçelik Ürünlerini Tercih Etti!


Solarçatı tarafından Türkiye’nin en büyük 3.havalimanı olan İzmir Adnan Menderes Havalimanı otoparkına kurulan güneş enerji santralinde yerli üretim Arçelik panelleri tercih edildi.

“Kesintisiz ve Temiz Enerji” anlayışıyla Türkiye’nin önemli birçok markasına güneş enerji santrali kurulumlarını gerçekleştiren Solarçatı, sürdürülebilirlik alanında geliştirdiği teknoloji ve ürünlerle sektörüne öncülük eden Arçelik güneş panellerini; İzmir Adnan Menderes Havalimanında yapımını gerçekleştirdiği güneş enerji santralinde kullandı.

Yeşil geleceğe yatırım misyonuyla TAV işletmesindeki İzmir Adnan Menderes Havalimanı otoparkında kurulan güneş enerji santralinde tercih edilen Arçelik’in “Topcon” teknolojisine sahip yerli güneş enerji panelleri, Solarçatı mühendisliğiyle güneşten temiz elektrik üretmeye başladı. Havalimanının otopark çatıları ve açık otopark alanları Solarçatı’nın uzman mühendislik altyapısıyla kesintisiz enerjiye kavuştu.

Solarçatı Finans Direktörü Selin Demirci, “Sürdürülebilir bir gelecek için Arçelik-TAV ve Solarçatı olarak önemli bir projeye imza attık. Solarçatı, Arçelik güneş panellerini kullanarak hayata geçirdiği TAV Havalimanları işletmesindeki İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nın ilk etapta toplam enerji ihtiyacının %30’nu karşılayacak, “temiz elektrik” sağlayacak güneş enerji santralini (GES) hayata geçirdiğimiz için çok mutluyuz. Yerli üretim Arçelik güneş panelleri kullanılan ve TAV Havalimanları tarafından işletilen İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda her yıl milyonlarca yolcuya hizmet veren bu otoparkları böylece “temiz” enerjiye kavuşturduk.” dedi.

Arçelik Kıdemli Direktörü Erhan Akdoğan, “İzmir gibi Türkiye’nin dünyaya açılan en önemli kapılarından birinde, Adnan Menderes Havalimanı’nda böyle bir projeye imza atıyor olmak bizim için ayrı bir gurur. Kapalı otopark çatıları ve açık otopark alanlarına toplam 9.801 adet Topcon teknolojili güneş paneli kuracağız. Her biri 600 Wp gücünde olan bu panellerle, toplamda 5,88 MWp kurulu güce sahip bir güneş enerji santrali devreye alınacak. Projenin büyüklüğünü daha iyi anlatmak gerekirse; sistemimiz yaklaşık 50.000 m² alana yayılacak ve bu, 7 futbol sahasına denk geliyor. Yıllık 9 milyon kWh elektrik üretimi bekliyoruz. Bu üretim, yaklaşık 2.372 hanenin yıllık tüketimine eşdeğer. Bunun yanında yılda 3.724 ton CO₂ emisyonunu engelleyerek, 170.000 ağacın karbon tutma kapasitesi kadar çevresel fayda sağlayacağız.

Bizim için en değerli noktalardan biri de şu: Ürettiğimiz elektriğin, havalimanının yıllık ihtiyacının yaklaşık %25’ini karşılayacak olması. Yani bu yatırım, sadece çevresel fayda yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nın kendi ayakları üzerinde durabilmesine de katkı sağlıyor. Panellerin 25 yıllık ömrü boyunca toplamda 225 milyon kWh elektrik üretmesini öngörüyoruz. Bu sürede 93.000 ton karbon emisyonu engellenecek. Kısacası bu proje, İzmir’in enerji dönüşümüne kalıcı bir katkı sağlayacak ve biz de bu dönüşümün bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Continue Reading

En Çok Okunanlar