Connect with us

Sektörel

Aramco’dan sürdürülebilir ulaşım için güç birliği


Aramco, Renault Group ve Geely tarafından kurulan yeni küresel güç aktarım sistemi çözümleri şirketi HORSE Powertrain Limited’in yüzde 10 hissesini satın alacak.

Dünyanın önde gelen entegre enerji ve kimya şirketlerinden biri olan Aramco; Renault Group, Zhejiang Geely Holding Group ve Geely Automobile Holdings Limited (“Geely”) ile birlikte yeni küresel güç aktarma sistemi çözümleri şirketi olan HORSE Powertrain Limited’in yüzde 10 hissesini satın almak için gerekli olan anlaşmaları imzaladı ve işletme değeri 7,4 milyar euro olarak belirlendi. Renault Group ve Geely’nin her biri yüzde 45 eşit hisseye sahip olacak.

HORSE Powertrain Limited, 31 Mayıs 2024 tarihinde Renault Group ve Geely tarafından kuruldu ve merkezi Londra, Birleşik Krallık’ta bulunuyor.

ARAMCO’NUN KÜRESEL ENERJİYE GEÇİŞİNE KATKI

Bu yatırım, daha sürdürülebilir mobilite çözümlerinin geliştirilmesi ve ticarileştirilmesi yoluyla Aramco’nun küresel enerjiye geçişine katkısını artıracak. Anlaşmalar ayrıca Aramco ve Valvoline’ın HORSE Powertrain Limited içten yanmalı motorların (ICE) performansını ortaklaşa geliştirecek teknolojiler, yakıtlar ve yağlayıcılar konusunda işbirliği düzenlemelerini de içeriyor.

TAŞIMACILIK EMİSYONLARINI AZALTABİLECEK ÇÖZÜMLER

Aramco’nun yatırımının küresel olarak, uygun fiyatlı, verimli ve daha düşük karbon emisyonlu, içten yanmalı motorların geliştirilmesine ve yaygınlaştırılmasına doğrudan katkıda bulunmasının beklendiğini ifade eden Aramco Teknoloji ve İnovasyondan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ahmad O. Khowaiter, “Geely ve Renault ile hem motor hem de yakıt teknolojilerinde çığır açan ilerlemeleri desteklemek için ortak uzmanlığımızdan ve kaynaklarımızdan yararlanmayı planlıyoruz. İnovasyona güçlü bir vurgu yaparak amacımız hem araç üreticilerinin hem de sürücülerin ihtiyaçlarını karşılarken taşımacılık emisyonlarını azaltabilecek çözümler sunmak. Bu yatırımla bağlantılı olarak Valvoline ile HORSE Powertrain Limited, Renault Group ve Geely arasında uzun vadeli ortaklığı güvence altına alarak, aynı zamanda Aramco’nun küresel düzeyde hem değer yaratma hem de değer yakalama yeteneğini de ortaya koyuyoruz” dedi.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

“Küllerinden Doğ Projesi” sektörde fark yaratıyor!


Yeniköy Kemerköy Enerji, 16–17 Ekim 2025’te İstanbul’da düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025 konferansında, döngüsel ekonomi temelli Küllerinden Doğ projesiyle yer aldı. Projenin enerji sektöründe döngüsel ekonominin iyi bir örneği olduğunu vurgulayan Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, “Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” dedi.

GMI Global tarafından düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025; enerji, çimento, inşaat ve geri dönüşüm sektörlerinden temsilcileri İstanbul’da bir araya getirdi. Uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı gibi yan ürünlerin yeniden kullanımına odaklanan ve çok sayıda uluslararası katılımcının da bulunduğu konferansta, Yeniköy Kemerköy Enerji’nin döngüsellik ilkesini esas alan, Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12 – Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında hayata geçirdiği “Küllerinden Doğ” projesi uluslararası düzeye taşındı.

Enerjinin küllerinden doğan bir gelecek

“Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” diyen Yeniköy Kemerköy Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, konferanstaki sunumunda, “Küllerinden Doğ” projesini katılımcılara aktardı. Işık, “Projemiz döngüsellik ve sürdürülebilirlik açısından iyi bir uygulama özelliği taşıyor. Odaklandığımız altı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’ndan (SKA) biri olan, SKA 12 Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında, atığı başka bir sektöre girdiye dönüştürürken, üretimin her aşamasında kaynakları verimli kullanmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir bir büyümeye hizmet ederken, kalkınma sürecini de katkı verecek örnek bir proje ortaya koyuyoruz. Termik santrallerimizde elektrik üretimi sırasında ortaya çıkan uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı, geleneksel olarak depolama sahalarına gönderilmek yerine artık çimento ve hazır beton sektöründe alternatif hammadde olarak değerlendiriliyor. Bu sayede hem atık miktarı azalıyor hem de farklı üretim süreçlerinde kaynak kullanımı en aza indiriliyor” dedi.

Küllerinden Doğ: Atıktan kaynağa uzanan yolculuk

Projeyle üretimin etkileri azaltırken kaynak verimliliğine odaklandıklarına dikkat çeken Işık, “Enerji üretimi gerçekleştirirken döngüsel ekonomiye destek oluyoruz.  Her adımda etkimizi azaltmayı, ekonomik sürdürülebilirliği ve toplumsal faydayı birlikte düşünüyoruz. Küllerinden Doğ Projesi, bu vizyonun somut bir sonucu. Projeyle depolama sahalarına gönderilen atık miktarını düşürüp yerli sanayiye hammadde veriyoruz daha az kaynağın tüketilmesiyle sürdürülebilir bir endüstriye destek oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Proje, “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”nın “Sorumlu Üretim ve Tüketim” maddesine doğrudan katkı sağlarken, enerji sektöründe döngüsel ekonominin güçlü bir uygulamağa örneği olarak öne çıkıyor. Proje kapsamında yürütülen çalışmalarla EN 13139:2002 Fabrika Üretim Kontrol Uygunluk Sertifikası alınarak süreç uluslararası standartlara taşındı. Bakanlık onaylarının tamamlanmasıyla birlikte Yeniköy Kemerköy Enerji, uçucu külü lisanslı alıcılara satışa sunarak hem çevresel hem de ekonomik değer yarattı.

Sürdürülebilirlikte bütünsel yaklaşım meyvelerini veriyor

Yeniköy Kemerköy Enerji olarak, yürütülen tüm çalışmaların yalnızca enerji üretiminde değil, kurum kültürüne, kalkınmaya ve bölgedeki bütün paydaşlara değer yaratmaya odaklı olduğunu belirten Işık, “İSO 500 listesinde yer aldık, Muğla’nın en büyük üçüncü sanayi kuruluşu olduk. Türkiye’de KALDER tarafından verilen EFQM Sürdürülebilir Performans Ödülü ile mükemmellik yolculuğumuzu bir üst seviyeye taşıdık ve enerji üretim sektöründe dört yıldız yetkinlik belgesi almaya hak kazanan ilk şirket olduk. Geçtiğimiz ay Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen, Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde finalist olarak gösterilmek, sadece bizim için değil tüm ekosistemimiz için motivasyon kaynağı oldu” dedi.

Continue Reading

Sektörel

EPDK, Talep Tarafı Katılım Formülünü Güncelledi


Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), talep tarafı katılımı hizmeti kapsamında temel tüketim değerinden sapma tutarına ilişkin formülü revize etti.

EPDK’nin, Talep Tarafı Katılımı Hizmeti Kapsamında Temel Tüketim Değerinden Sapma Tutarının Belirlenmesine İlişkin Usul Ve Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Usul Ve Esaslar’ı Resmi Gazete’de yayımlandı.

Buna göre, mayısta yayımlanan sapma tutarının belirlenmesine ilişkin formülde geçen “0,4” ibaresi “0,08” olarak, “0,2” ibaresi ise “0,04” olarak değiştirildi.

Continue Reading

Sektörel

Türkiye ve BAE’den 1 Milyar Dolarlık Enerji Anlaşması


Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan BayraktarBirleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yürütülen 1 milyar dolarlık yenilenebilir enerji yatırımı için çalışmaların son aşamaya geldiğini açıkladı.

Bakan Bayraktar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, BAE merkezli enerji şirketi Masdar’ın CEO’su Mohamed Jameel Al Ramahi ve beraberindeki heyeti bakanlıkta ağırladıklarını belirtti. Görüşmede, Niğde Bor’da kurulacak 1100 megavat depolamalı güneş enerjisi santrali (GES) projesinin detaylarının ele alındığını ifade etti.

“Bu kapsamda, yaklaşık 1 milyar dolarlık 1100 megavatlık depolamalı GES yatırımında son aşamaya geldik.” diyen Bayraktar, BAE ile yürütülen stratejik işbirliğinin yenilenebilir enerji ve teknoloji transferi odağında derinleşeceğini vurguladı.

Güneş, rüzgar ve hidroelektrik yatırımlarında ortak vizyon

Bayraktar, güneş enerjisi, kara ve deniz üstü rüzgar enerjisi projeleripompaj depolamalı hidroelektrik ve HVDC (yüksek gerilim doğru akım) iletim hatları gibi alanlarda da işbirliği fırsatlarını değerlendirdiklerini söyledi.

Bakan, “BAE ile özellikle yenilenebilir enerji projeleri odağında stratejik işbirliğimizi hükümetler arası mutabakat zaptı ile derinleştirmeyi hedefliyoruz.” diyerek iki ülke arasında uzun vadeli enerji ortaklığının güçlendirileceğini kaydetti.

Bayraktar, yapılan görüşmelerin yalnızca yatırım boyutuyla değil, aynı zamanda teknoloji transferi ve sürdürülebilir enerji altyapısı geliştirme açısından da büyük önem taşıdığını ifade etti.

2053 net sıfır hedefi için stratejik adımlar

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Türkiye’nin 2053 net sıfır karbon hedefi doğrultusunda yenilenebilir enerji yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini belirtti.

“Enerji vizyonumuza güç katacak işbirlikleriyle altyapılarımızı güçlendirerek, 2053 net sıfır hedefimize ulaşmayı ve bölgemizde örnek bir dönüşüm modeli oluşturmayı amaçlıyoruz.”

Bayraktar, Masdar gibi uluslararası enerji şirketleriyle yapılan bu tür ortaklıkların, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini güçlendireceğini, yeşil enerji dönüşümünü hızlandıracağını ve istihdam olanaklarını artıracağını dile getirdi.

BAE ile yapılacak yatırımların, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücüne önemli katkı sağlaması ve yerli üretim kapasitesini de desteklemesi bekleniyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar