Sektörel
Türkiye’de doğal gaz dağıtımına geçen yıl 17 milyar liradan fazla yatırım yapıldı
AA muhabirinin Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliğinin (GAZBİR) yıllık raporundan derlediği bilgilere göre, 2026’ya kadar planlanan yatırımlarla yaklaşık 130 yeni yerleşim yerine doğal gaz arzının sağlanması öngörülüyor.
Buna göre, 2023 sonu itibarıyla Türkiye doğal gaz dağıtım şebeke uzunluğu çelik, polietilen ve servis hattı olmak üzere toplam 202 bin 100 kilometreye ulaştı ve 2018-2022 döneminde dağıtım şebekesi yıllık ortalama yüzde 7 büyüdü. Şebeke uzunluğu geçen yıl ise bir önceki yıla göre yüzde 11 büyüme kaydetti.
Bu yıldan itibaren 2026’ya kadar yıllık ortalama 15 bin kilometrenin üzerinde şebeke inşası planlanıyor. 2026 sonu itibarıyla doğal gaz dağıtım şirketlerinin yatırımlarıyla Türkiye doğal gaz dağıtım şebekesinin uzunluğunun 250 bin kilometreyi aşması bekleniyor.
Rapora göre, 2023 sonu itibarıyla 81 il ve 845 yerleşim yerine doğal gaz arzı sağlandı. Yıl başında yapılan planlamada 2023’te toplam 90 yeni yerleşim yerine gaz arzı hedeflenirken dağıtım şirketlerinin yatırım planlarını genişletmesiyle 102 yeni yerleşim yerine arz sağlandı. Böylece 2023, bir yılda en fazla yeni yerleşim yerine doğal gaz arzı sağlanan yıl oldu.
Geçen yıl sonu itibarıyla Türkiye’deki 51 merkez ilçe dahil olmak üzere 973 ilçenin 757’sine doğal gaz ulaştırıldı. Aynı dönemde 88 beldeye doğal gaz götürüldü. 2024-2026 döneminde planlanan yatırımlarla 128 yeni yerleşim yerine daha doğal gaz arzının sağlanması hedefleniyor.
Öte yandan, Türkiye’de doğal gaz dağıtım şirketleri geçen yıl 17 milyar liranın üzerinde yatırım yaparken, 2024-2026 döneminde toplam 75 milyar liralık yatırım planlanıyor.
Türkiye nüfusunun yüzde 84’ü doğal gaza erişebiliyor
Rapora göre, geçen yıl dağıtım şirketleri tarafından mevcut ve genişleme bölgelerindeki yatırımlar ile ulaşılan nüfus yüzde 1,9 artarak 71,5 milyon oldu. 2023 sonu itibarıyla Türkiye nüfusunun yüzde 84’ünün doğal gaza erişim imkanı bulunuyor.
Türkiye’de aktif doğal gaz kullanan nüfus, geçen yıl bir önceki yıla kıyasla yüzde 3,3 artarak 62,7 milyona ulaştı.
Son 5 yıllık dönemde doğal gaz kullanan nüfus yaklaşık 10,5 milyon arttı. 2019’da Türkiye nüfusunun yüzde 63’ü aktif doğal gaz kullanıcısıyken geçen yıl sonu itibarıyla yüzde 73’e yükseldi. 2026 sonuna kadar aktif kullanıcının yüzde 18 artarak 71,5 milyona ulaşması öngörülüyor.
Geçen yıl sonu itibarıyla Türkiye, 20,8 milyon doğal gaz abonesi ile Avrupa’da İtalya ve Almanya’nın ardından en çok doğal gaz abonesine sahip üçüncü ülke oldu.
Avrupa ülkelerinin doğal gaz abone sayısının doygunluğa ulaşması, gelecek yıllarda Türkiye’de potansiyel abonelerin aktif hale gelmesi ve şebeke yatırımlarının devam etmesinin etkisiyle Türkiye’nin 2025’te Avrupa’da abone sayısı en fazla olan ikinci ülke olacağı öngörülüyor.
Türkiye’de doğal gazın en çok kullanıldığı İstanbul’da abone sayısı geçen yıl yaklaşık 121 bin artarak 5,7 milyona ulaşırken Başkent Ankara’da yüzde 2 artışla 2 milyon oldu.
Haneler günlük ihtiyaçlarında doğal gazı tercih etti
Geçen yıl Türkiye doğal gaz tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 6 azalarak 50 milyar metreküp olarak gerçekleşti.
Geçen yılın 2022’ye göre daha sıcak geçmesi, elektrik üretiminde doğal gaz yerine alternatif enerji kaynaklarının kullanılması, sanayide tüketimin azalması ve 11 ili etkileyen Kahramanmaraş depremleri sonucunda tüketimin düşmesi sebebiyle 2023’te doğal gaz tüketimi bir önceki yılın altında kaldı.
Konutlarda doğal gaz tüketimi de geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 6 azalarak 17 milyar metreküp oldu. Doğal gazla elektrik üreten santrallerin tüketimi 2022’ye kıyasla yaklaşık yüzde 4, sanayide tüketim ise yüzde 8 azaldı.
Doğal gaz tüketiminde en fazla paya sahip sektör yüzde 34’le konutlar olurken, bunu yüzde 28’le elektrik santralleri, yüzde 24’le sanayi ve yüzde 11’le hizmet sektörü izledi.
Türkiye’de her 100 hanenin yaklaşık 59’u ısınma, pişirme ve sıcak su ihtiyaçlarını karşılamak için doğal gaz kullandı.
Isınma amaçlı kullanımda hanelerin yüzde 57’si doğal gazı, yüzde 22’si kömür, yüzde 17’si biyokütle yakıtlarını tercih etti.
Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında ısınma amaçlı doğal gaz tüketimi sıralamasında Almanya ve İtalya’dan sonra üçüncü oldu.
Sektörel
“Küllerinden Doğ Projesi” sektörde fark yaratıyor!
Yeniköy Kemerköy Enerji, 16–17 Ekim 2025’te İstanbul’da düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025 konferansında, döngüsel ekonomi temelli “Küllerinden Doğ” projesiyle yer aldı. Projenin enerji sektöründe döngüsel ekonominin iyi bir örneği olduğunu vurgulayan Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, “Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” dedi.
GMI Global tarafından düzenlenen Slag & AshTrade Europe 2025; enerji, çimento, inşaat ve geri dönüşüm sektörlerinden temsilcileri İstanbul’da bir araya getirdi. Uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı gibi yan ürünlerin yeniden kullanımına odaklanan ve çok sayıda uluslararası katılımcının da bulunduğu konferansta, Yeniköy Kemerköy Enerji’nin döngüsellik ilkesini esas alan, Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12 – Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında hayata geçirdiği “Küllerinden Doğ” projesi uluslararası düzeye taşındı.
Enerjinin küllerinden doğan bir gelecek
“Enerjide sürdürülebilirlik, yalnızca üretimi devam ettirmek değil, aynı zamanda kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomiyi merkeze alarak ekosistemle uyumlu bir denge kurmak anlamına geliyor” diyen Yeniköy Kemerköy Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, konferanstaki sunumunda, “Küllerinden Doğ” projesini katılımcılara aktardı. Işık, “Projemiz döngüsellik ve sürdürülebilirlik açısından iyi bir uygulama özelliği taşıyor. Odaklandığımız altı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’ndan (SKA) biri olan, SKA 12 Sorumlu Üretim ve Tüketim kapsamında, atığı başka bir sektöre girdiye dönüştürürken, üretimin her aşamasında kaynakları verimli kullanmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir bir büyümeye hizmet ederken, kalkınma sürecini de katkı verecek örnek bir proje ortaya koyuyoruz. Termik santrallerimizde elektrik üretimi sırasında ortaya çıkan uçucu kül, cüruf ve alçıtaşı, geleneksel olarak depolama sahalarına gönderilmek yerine artık çimento ve hazır beton sektöründe alternatif hammadde olarak değerlendiriliyor. Bu sayede hem atık miktarı azalıyor hem de farklı üretim süreçlerinde kaynak kullanımı en aza indiriliyor” dedi.
Küllerinden Doğ: Atıktan kaynağa uzanan yolculuk
Projeyle üretimin etkileri azaltırken kaynak verimliliğine odaklandıklarına dikkat çeken Işık, “Enerji üretimi gerçekleştirirken döngüsel ekonomiye destek oluyoruz. Her adımda etkimizi azaltmayı, ekonomik sürdürülebilirliği ve toplumsal faydayı birlikte düşünüyoruz. Küllerinden Doğ Projesi, bu vizyonun somut bir sonucu. Projeyle depolama sahalarına gönderilen atık miktarını düşürüp yerli sanayiye hammadde veriyoruz daha az kaynağın tüketilmesiyle sürdürülebilir bir endüstriye destek oluyoruz” ifadelerini kullandı.
Proje, “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”nın “Sorumlu Üretim ve Tüketim” maddesine doğrudan katkı sağlarken, enerji sektöründe döngüsel ekonominin güçlü bir uygulamağa örneği olarak öne çıkıyor. Proje kapsamında yürütülen çalışmalarla EN 13139:2002 Fabrika Üretim Kontrol Uygunluk Sertifikası alınarak süreç uluslararası standartlara taşındı. Bakanlık onaylarının tamamlanmasıyla birlikte Yeniköy Kemerköy Enerji, uçucu külü lisanslı alıcılara satışa sunarak hem çevresel hem de ekonomik değer yarattı.
Sürdürülebilirlikte bütünsel yaklaşım meyvelerini veriyor
Yeniköy Kemerköy Enerji olarak, yürütülen tüm çalışmaların yalnızca enerji üretiminde değil, kurum kültürüne, kalkınmaya ve bölgedeki bütün paydaşlara değer yaratmaya odaklı olduğunu belirten Işık, “İSO 500 listesinde yer aldık, Muğla’nın en büyük üçüncü sanayi kuruluşu olduk. Türkiye’de KALDER tarafından verilen EFQM Sürdürülebilir Performans Ödülü ile mükemmellik yolculuğumuzu bir üst seviyeye taşıdık ve enerji üretim sektöründe dört yıldız yetkinlik belgesi almaya hak kazanan ilk şirket olduk. Geçtiğimiz ay Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen, Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde finalist olarak gösterilmek, sadece bizim için değil tüm ekosistemimiz için motivasyon kaynağı oldu” dedi.
Sektörel
EPDK, Talep Tarafı Katılım Formülünü Güncelledi
EPDK’nin, Talep Tarafı Katılımı Hizmeti Kapsamında Temel Tüketim Değerinden Sapma Tutarının Belirlenmesine İlişkin Usul Ve Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Usul Ve Esaslar’ı Resmi Gazete’de yayımlandı.
Buna göre, mayısta yayımlanan sapma tutarının belirlenmesine ilişkin formülde geçen “0,4” ibaresi “0,08” olarak, “0,2” ibaresi ise “0,04” olarak değiştirildi.
Sektörel
Türkiye ve BAE’den 1 Milyar Dolarlık Enerji Anlaşması
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yürütülen 1 milyar dolarlık yenilenebilir enerji yatırımı için çalışmaların son aşamaya geldiğini açıkladı.
Bakan Bayraktar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, BAE merkezli enerji şirketi Masdar’ın CEO’su Mohamed Jameel Al Ramahi ve beraberindeki heyeti bakanlıkta ağırladıklarını belirtti. Görüşmede, Niğde Bor’da kurulacak 1100 megavat depolamalı güneş enerjisi santrali (GES) projesinin detaylarının ele alındığını ifade etti.
“Bu kapsamda, yaklaşık 1 milyar dolarlık 1100 megavatlık depolamalı GES yatırımında son aşamaya geldik.” diyen Bayraktar, BAE ile yürütülen stratejik işbirliğinin yenilenebilir enerji ve teknoloji transferi odağında derinleşeceğini vurguladı.
Güneş, rüzgar ve hidroelektrik yatırımlarında ortak vizyon
Bayraktar, güneş enerjisi, kara ve deniz üstü rüzgar enerjisi projeleri, pompaj depolamalı hidroelektrik ve HVDC (yüksek gerilim doğru akım) iletim hatları gibi alanlarda da işbirliği fırsatlarını değerlendirdiklerini söyledi.
Bakan, “BAE ile özellikle yenilenebilir enerji projeleri odağında stratejik işbirliğimizi hükümetler arası mutabakat zaptı ile derinleştirmeyi hedefliyoruz.” diyerek iki ülke arasında uzun vadeli enerji ortaklığının güçlendirileceğini kaydetti.
Bayraktar, yapılan görüşmelerin yalnızca yatırım boyutuyla değil, aynı zamanda teknoloji transferi ve sürdürülebilir enerji altyapısı geliştirme açısından da büyük önem taşıdığını ifade etti.
2053 net sıfır hedefi için stratejik adımlar
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Türkiye’nin 2053 net sıfır karbon hedefi doğrultusunda yenilenebilir enerji yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini belirtti.
“Enerji vizyonumuza güç katacak işbirlikleriyle altyapılarımızı güçlendirerek, 2053 net sıfır hedefimize ulaşmayı ve bölgemizde örnek bir dönüşüm modeli oluşturmayı amaçlıyoruz.”
Bayraktar, Masdar gibi uluslararası enerji şirketleriyle yapılan bu tür ortaklıkların, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini güçlendireceğini, yeşil enerji dönüşümünü hızlandıracağını ve istihdam olanaklarını artıracağını dile getirdi.
BAE ile yapılacak yatırımların, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücüne önemli katkı sağlaması ve yerli üretim kapasitesini de desteklemesi bekleniyor.
-
Yenilenebilir Enerji5 gün önceEDSİS, ENERGY STORAGE SYSTEMS SUMMIT EUROPE 2025’TE TÜRKİYE’Yİ TEMSİL ETTİ
-
Güneş Enerjisi2 hafta önceToplam Kurulu Gücü 1 GW’ı Aştı! Yozgat’ta Eksim Enerji Rüzgarı Esiyor!
-
ELEKTRİK2 hafta önceEnerjisa Enerji’de Üst Düzey Atama: Berrin Yılmaz, İnsan ve Kültür Bölüm Başkanı (CHRO) Oldu
-
Güneş Enerjisi5 gün önceYüzde 60 eğimli arazide ilk güneş enerjisi santrali Adana’da
-
ELEKTRİK4 gün önceAksa Jeneratör, Avrupa ve Afrika’daki Yatırımlarıyla Küresel Gücünü Artırıyor
-
Yenilenebilir Enerji5 gün önceAksa Enerji’den 9 Ayda 10 Milyar TL FAVÖK
-
ELEKTRİK4 gün önceSungrow, Enerji Depolama Çözümleri ile Türkiye’de
-
Güneş Enerjisi4 gün önceEksim Enerji CEO’su Arkın Akbay:“1 GW Kurulu Güç Eşiğini Aştık”


