Connect with us

ELEKTRİK

Tekfen ve Enerjisa Üretim’den Yeşil Enerjide İş Birliği

Tekfen, yenilenebilir enerji çözümleri ve yatırımları alanındaki büyüme stratejisi kapsamında Enerjisa Üretim ile “güç birliği” yaptı. Türkiye’nin önde gelen iki büyük kuruluşunun sahip oldukları uzmanlıkları, aynı hedef doğrultusunda kullanmak adına imzalanan Niyet Mektubuyla Tekfen ve Enerjisa Üretim yüksek kapasiteli, yeşil hidrojen-yeşil amonyak projesinde beraber çalışacak. Bu projede, Tekfen’in mühendislik ve endüstriyel tesis inşaatı alanındaki ve Enerjisa Üretim’in de yenilenebilir enerji konusundaki deneyimlerini birleştirmeleri hedefleniyor.

Avrupa Birliği’nin (AB) iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla hayata geçirdiği, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM), karbon yoğun sektörlerde büyük değişiklikler getiriyor. Bu mekanizma, AB dışından ithal edilen ürünlerin karbon içeriğine göre vergilendirilmesini öngörüyor. Gübre sektörü de bu düzenlemeden doğrudan etkilenen ana sektörlerden biri olarak ön plana çıkıyor.

Tekfen Holding’in iştiraki Toros Tarım, toplam kurulu üretim kapasitesi ve üretim tonajı itibarıyla Türkiye’nin en büyük gübre üreticisi. Toros, bu projeyle hem kendi üretim ihtiyacını karşılayacağı hem de yurt içi ve yurt dışı satışlarında kullanacağı düşük karbon ayak izine sahip yeşil amonyak elde etmek üzere Enerjisa Üretim ile ortaklaşa bir tesis kurmayı hedefliyor.

Taahhüt Grubumuzun edineceği yetkinlikler yeşil enerjide bir sac ayağı olarak kullanılacak

Dünya yeşil hidrojen talebinin 2030 yılı itibarıyla 40 milyon tonlara ulaşmasının beklendiğini ve sonrasında da hızla artacağını kaydeden Tekfen Grup Şirketler Başkanı Hakan Göral, söz konusu Niyet Mektubu ile yenilenebilir enerji çözümleri ve yatırımları alanındaki büyüme stratejileri kapsamında önemli bir adım daha attıklarını söyledi. Göral, “Tekfen’in yeşil enerji odaklı dönüşümünde ‘yeşil amonyak-yeşil hidrojen’ konusunu önemli bir sac ayağı olarak görüyoruz. Bitki besin ürünleri alanında Türkiye’nin en büyük kuruluşu olan iştirakimiz Toros Tarım’ın karbon ayak izinin düşürülmesinde ve yurt dışı pazarlara erişiminde yeşil amonyak kullanımı önemli bir rol oynayacak. Bu amaçla, Enerjisa Üretim ile yenilenebilir enerji kullanarak yeşil hidrojen ve yeşil amonyak üretimi yapılacak bir tesis kurulması hedefleniyor. Böylece Toros bir yandan kendi hammadde ihtiyacını karşılarken aynı zamanda üretiminin bir kısmını iç ve dış müşterilerine satabilecek. Bu kapsamda, Enerjisa Üretim ile bir Niyet Mektubuna imza attık. Hem Taahhüt Grubumuzun tecrübe ve deneyimi hem de Enerjisa Üretim’in yenilenebilir enerji konusundaki birikimleri bu proje için çok değerli. Böylece Taahhüt Grubumuz da edineceği yetkinlikle, çok hızlı artması beklenen yeşil hidrojen-yeşil amonyak taleplerini bir fırsat olarak görerek, yurt içi ve yurt dışı müşterilerine bu yeni segmentte vereceği hizmeti büyümek için bir sac ayağı olarak kullanacak“ dedi.

Gerçekleştirilecek iş birliğinin ülkemizde yeşil enerji yatırımlarına önemli bir ivme kazandırmasını hedeflediklerini vurgulayan Enerjisa Üretim İşletme ve Teknik Genel Müdür Yardımcısı Emre Erdoğan; “Türkiye’nin lider özel sektör elektrik üreticisi Enerjisa Üretim olarak tüm operasyonlarımızda sürdürülebilirlik konusunu en önemli başlık olarak ele alıyor, aksiyonlarımızın tamamını bu çerçevede gerçekleştiriyoruz. Yenilikçi ve çevreci enerji teknolojilerinde son dönemde ülkemizde birçok ilki hayata geçirdiğimiz Bandırma Enerji Üssümüz, sadece verimliliğiyle değil, aynı zamanda stratejik konumuyla da Türkiye’nin enerji arz güvenliğinin kalbinde yer alıyor.  Tekfen gibi önemli bir kuruluşla yeşil amonyak tesisi kuruluşu noktasında ilk adımı atmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu iş birliğinin, sürdürülebilir bir gelecek inşa etme noktasında önemli bir adım olacağına inanıyoruz.’’ şeklinde konuştu.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ELEKTRİK

Up Bilişim Enerji ile mobilite hizmet sağlayıcı DKV Mobility güçlerini birleştirdi

İştiraki olduğu United Payment’ın üstün teknolojik altyapısı sayesinde akaryakıt ve elektrikli şarj istasyonları alanındaki hizmetlerini finansal yönetim çözümleriyle birleştiren Up Bilişim Enerji, karayolu ödemeleri ve çözümleri konusunda şirketten şirkete hizmet veren Avrupa’nın lider mobilite platformu DKV Mobility ile iş birliği yaptı. İki şirket, Türkiye’deki akaryakıt ağını genişletmek için birlikte çalışacak. 

Türkiye’nin lider fintek şirketi United Payment’ın iştiraki Up Bilişim Enerji, akaryakıt ve lojistik sektöründeki mobilite hizmetlerini daha da genişletmek amacıyla mobilite hizmet sağlayıcı DKV Mobility ile anlaşma imzaladı. Türkiye dışında yaklaşık 68.000 akaryakıt istasyonu ve 832.000 elektrikli şarj ağı ile binlerce firmaya ve milyonlarca araca akaryakıt ve elektrikli şarj hizmeti veren DKV Mobility, mobilite alanında Up Bilişim Enerji ile iş birliği yaptı. İş birliği ile Up Bilişim Enerji, DKV MOBILITY kullanıcılarına birçok avantaj sunacak. Buna göre; DKV Mobility’nin Türkiye’de hizmet verdiği istasyonlarda, kullanıcılar için indirim ve vade kolaylığı gibi fırsatlar sunulacak.

Yakıt yönetimi ve temassız ödeme 

 2021 yılında kurulan Up Bilişim Enerji, kurumsal akaryakıt satışları başta olmak üzere mobilite ürünlerine ihtiyaç duyan şirketlerin filo yönetim sistemleri için finansal ve teknolojik çözümler üretmektedir. Yakıt tüketimlerini mobil uygulama üzerinden anlık olarak takip etmeyi mümkün kılan Up Bilişim Enerji, firmalara özel ödeme planları ve indirimler sunarken, akaryakıt alımlarında ‘Temassız’ olarak araçtan inmeden ödeme kolaylığı sağlıyor. Ayrıca uygulama içerisinde yer alan cüzdan sayesinde ödeme yapılmak istenen kartlar uygulama içerisinde tanımlanarak ödemelerin hızlı ve rahat bir şekilde tamamlanması sağlanıyor. Up Bilişim Enerji, b2b çözümler ve teknolojik altyapı hizmetleri de sunmaktadır.

Elektrikli araçlara özel çözümlerini ve mobilite hizmetlerini genişletecek

90 yıllık geçmişe sahip Avrupa’da pek çok ülkede ofisi bulunan köklü bir Alman şirketi olan DKV Mobility, yakıt ve elektrikli şarj ikmal hizmetlerinin yanı sıra birçok ülkede kesintisiz yol geçiş ücretleri, tamir ve bakım hizmetleri, otopark ve yıkama gibi birçok mobilite hizmeti sunuyor. Up Bilişim Enerji, DKV Mobility ile ilk etapta şu ki; satın alma, finans, teknoloji ve yeni pazarlar konusunda iş birliği yapacak. İş birliği sayesinde yaygın bir istasyon ağı ile yurt dışından ülkemize gelen araçlara akaryakıt ikmali sağlanacak. DKV Mobility müşterileri, Up Bilişim Enerji iş birliği ile DKV Mobility’nin Türkiye sınırları içerisinde global olarak 832.000 adet elektrikli araç şarj ağını genişletme rolünü üstlenerek lojistik firmalarının elektrikli kamyon ve çekici kullanmasının önünü açmayı da hedefliyor. Ayrıca Up Enerji mobil cüzdan kullanıcıları yurt dışına çıktıklarında DKV Mobility’nin 68.000 akaryakıt ağını ve 832.000 (Tesla dahil) ağını başka hiçbir mobil uygulama kullanmadan kullanabilecekler.

Continue Reading

ELEKTRİK

Vestel’den Türkiye’nin ilk  yerli batarya enerji depolama sistemi

Vestel, mobilite pazarına yönelik geliştirdiği ilk yerli batarya enerji depolama sistemini faaliyete geçirerek Türkiye’de bir ilke imza attı. Bilecik’in Bozüyük ilçesinde bulunan SARAR Outlet tesislerinde kurulan sistemin dünyada sayılı örneği bulunuyor.

300kWh kapasite ve 200kW güce sahip hibrit sistem, solar panelleriyle şarj olabiliyor, panellerin kullanılamadığı durumlarda ise şebekeden şarj oluyor. Aynı anda sekiz elektrikli aracın şarj olabileceği tesiste bir aracın bataryası ortalama 20 dakikada doluyor.

Gelecek dönemde üssel büyüme beklediği mobilite pazarına yönelik faaliyetlerini yoğunlaştıran Vestel, Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemini devreye aldı. Bilecik’in Bozüyük ilçesinde bulunan SARAR Outlet tesislerinde kurulan ticari ve endüstriyel işletmeler için çözüm sunan enerji batarya depolama sistemi 400kW kapasiteli dört EVC’ye aynı anda kesintisiz enerji sağlıyor.

Dünyada pek az EVC arkası kullanım örneği bulunan ve Vestel mühendisleri tarafından geliştirilen sistem 300kWh kapasite ve 200kW güce sahip. Vestel mühendisleri tarafından geliştirilen EMS (enerji yönetim sistemi) ile uzaktan kontrol edilebilen enerji batarya depolama sistemi, tesiste bulunan 400kW güç çıkışlı EVC’lere aynı anda aynı performans ile enerji sağlıyor. Vestel’in kurduğu bu ticari ve endüstriyel işletmeler için çözüm sunan enerji depolama sistemi mobilite ekosisteminin dört temel unsuru olan elektrikli araç, DC hızlı şarj ünitesi, batarya ve güneş enerji santrallerini bir araya getiriyor.

Hem güneşten hem de şebekeden yararlanıyor

Hizmete giren batarya enerji depolama sistemi, hibrit olarak solar panelleri vasıtasıyla şarj oluyor, solar panellerin kullanılamadığı durumlarda ise şebekeden şarj olabiliyor.

EVC-Batarya-Solar-Şebeke entegrasyonu sağlanan sistemde güneş panelleri üzerinden depolanan enerji, ihtiyaç duyulduğu anda şebekeye destek vererek elektrikli şarj istasyonlarının kullanılmasını sağlıyor.

Yazılımı ve donanımı tamamen yerli olan ‘enerji yönetim sistemi’ ile çalışan batarya enerji depolama sisteminde, tüm teknik veriler uzaktan izlenilebiliyor, bu sayede şarj-deşarj senaryoları değiştirilebilirken, kullanıcı ihtiyaçlarına göre senaryo mod’ları da geliştirilebiliyor.

Sistemde şebekeden alınan güç yüzde 5 seviyelerinde minimize edilerek yüzde 95 bataryanın gücü ile EVC’ler desteklenebilirken, batarya dört adet 400kW’lık EVC ürüne hizmet verebiliyor.

Kullanıcılar yenilenebilir enerjiyi depolamak istiyor

Global mobilite pazarının 2030 yılında, sadece Vestel’in faaliyet gösterdiği elektrikli araç komponentleri, elektrikli araç şarj istasyonları ve enerji batarya depolama çözümleri alanlarında yaklaşık 580 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor.

Günümüzde dünyanın pek çok yerinde güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik depolama çözümleri hızla yaygınlaşıyor. Özellikle Avrupa ülkelerinde gündüz güneş panelleri aracılığıyla enerji depolayan pek çok kullanıcı bulunuyor. Bu kullanıcılar, batarya çözümleri sayesinde biriktirdikleri enerjiyi; akşam evlerinde kullanıyor. Böylece enerji maliyetlerinde önemli tasarruf sağlıyorlar.

Vestel, bu bakış açısıyla dünya kaynaklarını daha verimli kullanmayı sağlayacak çözümler üretiyor. Vestel Mobilite, bugün konut, ticari ve endüstriyel alanlarda, yenilenebilir güneş ve rüzgâr enerjisi santrallerinde, ayrıca telekomünikasyon sektöründe kullanılan enerji depolama sistemleri üretiyor. Vestel hem konut hem de toplu kullanım için pazara ilk olarak 75 kWh ve 300 kWh’lık enerji depolama ürünlerini sunan şirketlerden biri olmuştu. Güneş ve rüzgâr gibi kesintili yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji üretmediği durumlarda, bu kaynakların enerji depolama teknolojileri ile desteklenmesi gerekiyor. Bu ihtiyaca yanıt olarak Vestel, 2 ila 5 MWh kapasiteli konteyner boyutunda enerji batarya depolama üniteleri tasarlayıp üretiyor.

Continue Reading

ELEKTRİK

Enerjisa Enerji, Sürdürülebilirlik Raporunda Daha İyi Bir Gelecek mesajları verdi

Kamuoyuna açıkladığı net sıfır hedefleri doğrultusunda karbonsuzlaşma yolculuğuna cesur adımlarla ilerleyen ve sürdürülebilirliğin sosyal boyutunda öncü çalışmalarına devam eden Enerjisa Enerji, 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu duyurdu.

İklim Değişikliği ve Su Güvenliği kapsamında gerçekleştirdiği çalışmalar ile Su kategorisinde Küresel A Listesi’ne giren Enerjisa Enerji, deprem ve ekonomik etkilerin hissedildiği bir ortamda dahi sürdürülebilir enerji ve toplumsal yatırımlarına devam ederek hedefinin arkasında durdu.

Etki odaklı bir sürdürülebilirlik yaklaşımı ile Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden Enerjisa Enerji, verimlilik ve sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarını 2023 Temmuz ayında kamuoyuyla paylaştığı Daha İyi Bir Gelecek platformu ile taçlandırmıştı. Gündeminin insan ve sürdürülebilirlik odağında olduğunun tekrar altını çizdiği 2023 Sürdürülebilirlik Raporu ile de Türkiye’nin sürdürülebilir enerji dönüşümde bir başarı hikayesi yaratmak istediğini bir kez daha vurguladı.

Enerjisa Enerji’nin tüm paydaşlarıyla şeffaf bir şekilde paylaştığı Sürdürülebilirlik Raporu’nda, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji dönüşümü gibi sektörel konuların yanı sıra, toplumsal cinsiyet eşitliği ve fırsat eşitliği gibi toplumsal konulara da detaylıca değiniliyor. Çevresel, ekonomik, toplumsal ve uluslararası alanlarda önemli taahhütlerde bulunan Enerjisa Enerji, sürdürülebilirlik yaklaşımı doğrultusunda tüm paydaşlarını daha akıllı ve yeşil enerjiyle buluşturuyor ve gelecek nesillere bugünden daha iyi koşullar sunabilmek için tüm çalışmalarını sürdürüyor.

2030 hedefi, Kapsam 3 ile ilişkili satılan elektrik emisyon yoğunluğunun %40 azaltımı 

Enerjisa Enerji, düşük karbon emisyonu yaratmak adına daha önce Net Sıfır Taahhüdünde bulunmuştu. Kapsam 1 ve 2’deki hedeflerine ulaşmada doğru bir yolda olduğunu ve hedefleri doğrultusunda ilerlediğini gösteren raporda, Kapsam 3 için de bir hedef verildi. İklim stratejisinin bir parçası olarak, 2030 yılına kadar Kapsam 1 ve 2 emisyonlarını %30 oranında azaltma taahhüdünü sürdüren Enerjisa Enerji; Kapsam 3 emisyonlarıyla ilgili satılan elektrik emisyon yoğunluğunu 2021 referans yılına kıyasla yine 2030 yılına kadar %40 oranında azaltacağını yayınlanan yeni raporunda duyurdu. 

Biyoçeşitliliğe yönelik Strateji ve Hedef Beyanı ilk kez duyuruldu 

Faaliyet gösterdiği tüm alanlarda ekosistemlerin, habitatların ve biyoçeşitliliğin korunmasına büyük önem veren Enerjisa Enerji, Biyoçeşitliliğe yönelik Strateji ve Hedef Beyan’ını ise ilk kez 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nda açıkladı. Bu alandaki etkilerini en aza indirmeyi amaçlayan şirket, biyolojik çeşitliliği hem operasyonlarında hem de karar mekanizmalarında stratejik bir öncelik olarak ele alıyor. Bu stratejiye dayalı eylemleri hissedarları, sektör ortakları, STK’lar ve diğer tüm paydaşlarıyla iş birliği içinde hayata geçirmeyi hedefliyor.

“Kendimizi karbonsuzlaşmanın itici gücü olarak konumlandırıyoruz.”

Enerjisa Enerji olarak daha iyi bir gelecek için sorumluluklarının bilincinde olduklarının altını çizen Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar, “Herkes için daha iyi bir gelecek vizyonumuzun arkasındaki itici güç olan sürdürülebilirlik odaklı çabalarımızı ve faaliyetlerimizi yoğunlaştırırken, zorlu koşullara rağmen 2023 yılında başarılı operasyonel ve finansal sonuçlar elde ettiğimizi duyurmaktan çok gururluyum.

Daha temiz, daha akıllı ve daha sürdürülebilir bir yaşam tarzı sağlayan elektrik şebekesi operasyonlarımız, hizmetlerimiz ve ürünlerimiz aracılığıyla kendimizi karbonsuzlaşmanın itici gücü olarak konumlandırıyoruz. Sorumlu yatırım vizyonumuz doğrultusunda, yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonunu desteklemek için 2023 yılında şebeke yatırımlarımızı 2022 yılına kıyasla %200’ün üzerinde artırarak, enerji alt yapımızı önemli ölçüde güçlendirdik. Bu yatırımlar sadece şebeke kalitemizi artırarak kesintisiz enerji arzına ve başarılı bir enerji dönüşümüne katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda hem topluma hem de çevreye karşı sorumluluğumuzu bir kez daha pekiştiriyor. Ayrıca, kurumsal müşterilerimiz için güneş enerjisi santrallerinin yanında, aydınlatma dönüşüm projeleri ve proses verimlilik uygulamaları da dahil olmak üzere 50’ye yakın enerji verimliliği projesi ile Türkiye’nin sürdürülebilir geleceğine yönelik enerji dönüşümüne liderlik etmeye devam ediyoruz. Eşarj ile geleceğin sürdürülebilir ulaşım alt yapısını geliştirme vizyonumuz doğrultusunda 2023 hedeflerimizi gerçekleştirdik, ulaştığımız 1.300 istasyon ile ağımızı büyütmeye devam ediyoruz.

Kurumsal vatandaşlık anlayışımızla sürdürülebilir ve etki yaratan sosyal sorumluluk ve toplumsal yatırım projelerini hayata geçirmeye devam ediyoruz. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının 17.’si olan ‘Amaçlar için Ortaklıklar’ın önemine ve gücüne inanarak alanında uzman, ortak amaç ve vizyona sahip yerel, ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla iş birlikleri gerçekleştirerek projelerimizin etki alanını büyütüyoruz.

Enerjisa Enerji olarak, daha akıllı ve yeşil bir dünya ve herkes için daha iyi bir gelecek için faaliyet ve çalışmalarımıza devam edeceğiz. Paydaşlarımıza, müşterilerimize, yatırımcı ve iş ortaklarımıza ve çalışanlarımıza sürdürülebilir yarınlara doğru ilerlerken verdikleri destek için teşekkür ediyorum.” dedi.

Enerjisa Enerji Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Yetkinlikler Bölüm Başkanı Ebru Taşcıoğlu, “Enerjisa Enerji adına paylaştığımız Çevresel Sosyal Yönetişim (ÇYS) hedeflerimiz, şirketimizin cesur ve ileri görüşlü sürdürülebilirlik gündeminin altını çizerek şirketin performans yönetim sistemine başarılı bir şekilde entegre ediliyor. İklim stratejimizin bir parçası olarak verdiğimiz taahhütlerin arkasında durmakla kalmıyor, CDP gibi uluslararası kurumlar tarafından aldığımız A seviyesinde dereceler ile de çalışmalarımızın sonuç aldığını görmekten gurur duyuyoruz. 

Sürdürülebilirliği her boyutuyla ele alabilmek adına, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin imzacısı olarak, stratejilerimizde ve operasyonlarımızda çevreyi koruma, işçi hakları, insan hakları ve yolsuzlukla mücadele konularındaki evrensel ilkelere bağlılığımızı hayata geçen uygulamalarımız ile hem çalışanlarımıza hem de topluma gösteriyoruz.

Toplum için yarattığımız etkinin farkında olarak hem iş süreçlerimizde hem de hizmetlerimizde çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık bakış açımızı odağımızda tutuyoruz. 2023 yılında ‘Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’ne Türkiye’den dahil olan 12 şirketten biri olduk. 2019 yılından beri WEPs-Kadının Güçlendirilmesi Prensiplerinin imzacısı bir şirket olarak 2023 yılında UN Women (Birleşmiş Milletler Kadın Birimi) tarafından yürütülen ‘Sözden Eyleme WEPs’ projesine katılan 10 şirket arasında yer aldık. Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık platformumuz olan ‘Sensiz Olmaz’ kapsamında yürüttüğümüz çalışmalarımızla iş yerindeki herkes için fırsat eşitliğini hedefliyoruz.

Geride hiç kimseyi bırakmayan ve sürdürülebilirliği çevresel, sosyal, ekonomik her boyutuyla ele alan bakış açımız ile çalışmaya ve bir dönüşümü başarmaya devam edeceğiz.” dedi.

 

 

Continue Reading

En Çok Okunanlar