Connect with us

Sektörel

İzdemir Enerji 8-9-10 Ağustos’ta talep toplayacak


Türkiye’nin artan elektrik ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunmak amacıyla kurulan İzdemir Enerji halka açılıyor. 8, 9, 10 Ağustos tarihlerinde talep toplanması planlanan halka arzdan İzdemir Enerji’nin elde edeceği gelirin yüzde 75-80’i GES kurulması, yüzde 20-25’i ise işletme sermayesinin finansmanı amacıyla kullanılacak.

Türkiye ve uluslararası alanda geçerli, teknik ve çevre standartlarına uygun ithal kömüre dayalı termik santrali ile yıllık ortalama 2 milyar 664 milyon kWH elektrik enerjisi üreten İzdemir Enerji, halka açılıp Borsa İstanbul’da işlem görmeye hazırlanıyor. Çevreci yaklaşımlarının ürünü olarak 2016 yılında İngiltere parlamentosunda yapılan törenle Green Apple ödüllerinde Altın Madalya ve Green World ödüllerini almaya hak kazanan İzdemir Enerji, halka arz kapsamında sermaye artırımı ve ortak satışı yoluyla 115.100.000 TL nominal değerli paylarını halka arz edecek. Toplanan kesin talebin satışa sunulan pay miktarından fazla olması halinde halka arzın yüzde 20’si kadar (23.020.000 TL) pay ek satış kapsamında halka arz tutarına eklenebilecek. Halka arz sonrasında İzdemir Enerji’nin halka açıklık oranı ek satış olmaması durumunda yüzde 20,02, ek satış olması durumunda ise yüzde 24,02 olacak.

TEMİZ ENERJİ ÜRETİYOR

İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.Ş. İcra Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Feyyaz Yazar, İzdemir Enerji’nin, ithal kömür kullanarak elektrik ürettiğini belirterek, üretim hakkında şu bilgileri verdi: “İzmir Aliağa’da yer alan 87.072 metrekaresi kapalı 16.413 metrekaresi açık olmak üzere toplam 103.485 metrekarelik termik enerji santralimizde 1 adet süperkritik çevrimli pulverize yakma kazanı, 1 adet buhar türbini ve jeneratör ile toplam 370 MW kurulu gücümüz bulunuyor. Santralimizde temiz kömür yakma teknolojilerinden yüksek verim sağlayan pulverize kömür yakma teknolojisi uygulanıyor. Ana yakıt olarak ithal kömür, yardımcı yakıt olarak doğalgaz kullanılıyor. Kömür, kapalı stok sahasından kapalı bantlı taşıma sistemi ile değirmenlere iletiliyor. Değirmenlerde toz haline getirilen kömür brülörler aracılığıyla pulverize tip kazanda yakılıyor. Kazanda gerçekleşen yanma sonucu ortaya çıkan yüksek basınç ve sıcaklıktaki kızgın buhar, buhar türbinine gönderilerek türbin rotorunun döndürülmesini sağlıyor ve türbin rotoruna bağlı olan jeneratörde elektrik üretiliyor. Jeneratör terminallerinde üretilen elektrik daha sonra step-up (yükseltici) trafoya aktarılıyor. Trafolardan şalt sahasına, oradan da 380 kV gerilim seviyesinde ulusal şebekeye aktarılıyor.”

YILLIK ÜRETİM KAPASİTESİ 2.664 MİLYON KWH

Kullandıkları DeNOx baca gazı kükürt arıtma teknolojileri ve elektrostatik toz çökeltme filtreleri ile Avrupa standartlarının çok altında düşük emisyon değerleri elde ettiklerini ifade eden Feyyaz Yazar, elektrik üretimi sırasında ortaya çıkan ana atıklar kül ve alçıtaşının Almanya ve diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi çimento, beton ve alçı firmalarında ham madde olarak kullanıldığını ve ekonomik değer olarak geri kazandırıldığını söyledi. Çevreye karşı son derece hassas olduklarını dile getiren Feyyaz Yazar, santralde, Sıfır Atık Yönetim Sistemi’ni kurarak TS/35/B2/15/69 Sıfır Atık Yönetim Sistemi Belgesi’ni almaya hak kazandıklarını belirtti. Santralin tam kapasite ile çalıştığında yılda 2 milyar 664 milyon kWH elektrik ürettiğine dikkat çeken Feyyaz Yazar, buna bağlı olarak yılda ortalama 950 bin ile 1 milyon ton arası kömür tükettiklerini anlattı. Feyyaz Yazar, Türkiye’de toplam kurulu güç içindeki paylarının yüzde 0,36 olduğunu ve Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yüzde 0,8’ini karşıladıklarını sözlerine ekledi.

2022 YILINI POZİTİF ve KARLI GEÇİRDİK

2022 yılını son derece pozitif ve karlı geçirdiklerini dile getiren Feyyaz Yazar, 2022 yılı net karın yaklaşık 1.136.000.000 TL olarak gerçekleştiğini, 2023 yılı ilk üç ayında ise yaklaşık 161.000.000 TL olduğunu belirtti. 2022 satış gelirlerinin 2021’e göre yüzde 394 arttığını ifade eden Yazar, “2023 yılının ilk çeyreğinde ise geçen yılın aynı dönemine göre satış gelirlerimiz yüzde 118 artış gösterdi. Öte yandan, şirketimiz kısa vadeli borçlanmalar kalemi 31 Mart 2023 itibariyle yaklaşık 38.000.000 TL’ye geriledi. Uzun vadeli yükümlülüklerin toplam kaynaklara oranı ise yüzde 0,75’e kadar düştü” dedi.

HALKA ARZ GELİRİNİN YÜZDE 75-80’İ GES YATIRIMINDA KULLANILACAK

Türkiye’de elektrik tüketiminin 2010-2021 yılları arasında yıllık ortalama yüzde 4,75 oranında bir büyüme gösterdiğini anlatan Yazar, elektrik tüketiminin büyümesinde artan ekonomik faaliyetlerinin yanı sıra nüfus, gelir ve kentleşme seviyesindeki artışın etkili olduğunu söyledi. Bu büyümeye rağmen Türkiye’de kişi başına net elektrik tüketiminin 3,39 MWh olduğunu ifade eden Yazar, OECD emsal ülkelerinde ise 2018 yıl sonu itibariyle bu rakamın 8,0 MWh seviyesinde göründüğünü anlattı. Bu çerçevede de Türkiye’deki elektrik tüketimi artışının kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekleyen Feyyaz Yazar, halka arzdan elde edecekleri kaynağın önemli bir kısmıyla yeni yatırım yapacaklarını belirterek, şunları söyledi: “Halka arzdan elde edilecek kaynağın yüzde 75-80’ine karşılık gelen kısmını, şirket enerji kaynaklarını çeşitlendirmek amacıyla kullanımı tüm dünyada hızla artan GES yatırımında kullanmayı planlıyoruz. Söz konusu halka arz finansmanı ile yenilenebilir enerji alanında Manisa’nın Salihli ilçesinde 147 MW üretim hacmine sahip arazi üzerine 24,1 MW kurulu gücünde fotovoltaik paneller yardımıyla güneş enerjisinden elektrik üretmek amacıyla 40 milyon dolarlık yatırım yapmayı planlıyoruz. Söz konusu proje için yasal izinleri, olumlu ÇED raporumuzu ve yüzde 70 indirimli Kurumlar Vergisi avantajı, KDV ve sigorta primi avantajı içeren yatırım teşvik belgemizi de aldık. Ayrıca aynı arazi üzerinde 51 MW ilave kurulu güç kapasitesi için başvuruda bulunduk. Çağrı mektubu onayı verilen ve bağlantı anlaşması için gerekli prosedürlerin başlatıldığı 51 MW kurulu güç kapasitesinin ilave yatırım maliyeti ise yaklaşık olarak 30 milyon dolar olacak.”

Halka arz gelirinin kalan yüzde 20-25’lik bölümünün işletme sermayesinde kullanılacağını anlatan Feyyaz Yazar, mevcut santralde hammadde olarak kullanılan ithal kömürün başta Rusya, Kazakistan, Güney Afrika gibi ülkeler olmak üzere yurt dışından tedarik edildiğini söyledi. Yazar, “Dünyada emtia piyasalarındaki fiyat artışları-azalışları ana hammaddemiz olan kömür fiyatlarını doğrudan etkiliyor. Santralimizin elektrik arz güvenliği çerçevesinde, kesintisiz enerji üretmesi için belli bir stokla çalışması bu açıdan önem taşıyor. Bu arada güçlü sermaye yapımız, hammadde tedariki kaynaklı oluşması muhtemel döviz pozisyonu açığı riskine karşı faaliyetlerimizin sekteye uğramaması ve piyasada rekabetçi olup sürdürülebilirliği sağlamamız açısından da bize destek verecektir” diye konuştu

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

Enerjisa Üretim ve Güler Legacy, 2 Binden Fazla Çocuğun Hayatına Dokundu


Daha güzel bir gelecek için Türkiye’nin yerli ve yenilenebilir enerji dönüşümüne öncülük eden lider özel sektör elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, ‘Enerjimiz Basketbol’ anlayışıyla sporun birleştirici gücüne inanarak genç nesilleri desteklemeye devam ediyor. Spor, eğitim ve sosyal fayda projeleriyle sürdürülebilir bir geleceğe katkı sunan Enerjisa Üretim, Güler Legacy iş birliğiyle düzenlenen basketbol kamplarına bir yenisini daha ekledi. Muğla’nın ikinci kez ev sahipliği yaptığı kamp, gençlerin gelişimine katkı sağlamayı hedefliyor

2 binden fazla çocuğun hayatına dokunan proje

Enerjisa Üretim ve Güler Legacy, basketbolun bedensel ve zihinsel gelişime olan katkısını temel alarak, 2019 yılından bu yana Türkiye’nin dört bir yanında düzenlediği basketbol kamplarıyla çocuklara ulaşıyor. Bugüne kadar 2 bin 200’den fazla çocuğun hayatına dokunan bu proje, genç yeteneklere sporla büyüme fırsatı sunarken, onların geleceğini şekillendiriyor. Sporun dönüştürücü gücüyle, çocukların potansiyelini ortaya çıkaran bu girişim hem spor hem de kişisel gelişim alanında önemli bir iz bırakıyor.

Enerjisa Üretim, sporla büyüyen nesiller yetiştirmeyi amaçlıyor

Enerjisa Üretim ve Güler Legacy iş birliğiyle 15’incisi Muğla’da gerçekleştirilen basketbol kampı olan bu özel organizasyonda, ilköğretim seviyesindeki 60 çocuk üç gün boyunca basketbolun tüm inceliklerini öğrenme fırsatı buldu. Muğla Atatürk Spor Salonunda gerçekleştirilen kampta temel basketbol eğitiminin yanı sıra atletik beceri takibi, performans ölçümleri ve teknik gelişim programlarıyla çocukların top hakimiyetinden şut mekaniğine kadar kapsamlı bir gelişim süreci geçirmesi sağlandı. Sporla büyüyen nesiller yetiştirmeyi amaçlayan bu projede, çocuklara basketbol formaları ve topları hediye edilerek sadece bir eğitim değil, yaşam boyu sürecek bir spor tutkusu aşılandı.

Kampın en özel anlarından biri ise, Türk basketbolunun efsane ismi Eski milli basketbolcu Necati Güler ve Güler Legacy’nin kurucusu, birçok önemli takımda başarılara imza atmış oğlu Muratcan Güler’in de eğitimlere eşlik etmesi oldu. Tecrübelerini çocuklarla paylaşan basketbolcular, genç yeteneklere ilham verdi.

Spor ve eğitim alanında genç nesillere destek vererek toplumsal katma değer yaratmaya kararlılıkla edeceklerinin altını çizen Enerjisa Üretim Kurumsal İletişim Yöneticisi Yunus Erdal, “Enerjimiz Basketbol” sloganımızla Enerjisa Üretim olarak, düzenlediğimiz basketbol kamplarımızla çocuklarımıza sadece spor becerileri kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda yenilenebilir enerji ve çevre bilinci gibi değerleri de aşılamaya gayret ediyoruz. Bu kamplar, sporun iyileştirici etkilerini kullanarak, çocukların hem fiziksel hem de zihinsel gelişimine katkıda bulunuyor. Bir çocuğun ilk kez basketbolla tanışmasına aracı olmak, belki ilk kez bir basketbol topuna dokunan, parkeye ilk bizimle adım atan, ilk basketbol formasına bizimle kavuşan çocukların gözünde mutluluğu ve geleceğin başarılı basketbolcuların heyecanını görmek bu işin en güzel tarafı.”

Güler Legacy Kurucusu Muratcan Güler, “Enerjisa Üretim ile birlikte hayata geçirdiğimiz çocuk basketbol kamplarımızın on beşincisi olan Muğla Çocuk Basketbol Kampımızda 60’tan fazla çocuğun daha basketbolla tanışmalarına vesile olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Sporun sadece bir aktivite değil, aynı zamanda takım ruhunu, fair play’i ve zorluklarla mücadele etme gücünü öğreten güçlü bir araç olduğuna inanıyoruz. Amacımız, her çocuğun spora ulaşabilmesi, sporla büyüyebilmesi ve bu değerlerle geleceğine yön verebilmesi. Enerjisa Üretim’le birlikte çocuklara sporu sevdirmeye ve onlara ilham vermeye ilk günkü heyecanımızla devam edeceğiz” dedi.

Continue Reading

Sektörel

Zorlu Enerji, sürdürülebilirlik performansıyla dünyada dördüncü oldu


Zorlu Enerji, çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim (ESG) faaliyetleriyle uluslararası finansal analiz ve raporlama kuruluşu LSEG (London Stock Exchange Group) tarafından yapılan değerlendirmede, 88 puan ile 334 şirket arasında 3’üncü olurken sektörün en köklü ESG veri platformlarından biri olan S&P Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi sonucunda ESG puanını 74’e yükseltti.

Yenilenebilir enerjinin öncü şirketi Zorlu Enerji, sürdürülebilirlik faaliyetleriyle ESG performansını yükseltmeye devam ediyor. Zorlu Enerji, uluslararası finansal analiz ve raporlama kuruluşu LSEG tarafından gerçekleştirilen halka açık şirketlerin ESG performans değerlendirmesinde dünya genelinde 334 şirket arasında 3’üncü olurken sektörün en büyük ESG veri platformlarından biri olan S&P Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi sonucunda puanını 49’dan 74’e yükseltti.

S&P Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesinde ESG puanını 74’e yükseltti

Zorlu Enerji, global ölçekte kurumsal firmaların sürdürülebilirlik performanslarını değerlendiren sektörün en büyük ESG veri platformlarından biri olan S&P Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi sonucunda 2024 yılı ESG puanını 74’e yükseltti. Bir önceki yıl 49 olan puanını 25 puan artırarak üst sıralara çıkaran Zorlu Enerji, uluslararası yatırımcıların karar süreçlerinde önemli bir referans noktası olma özelliği taşıyan S&P Global’den aldığı bu puanla, uluslararası arenada sektörün yüksek puan alan şirketlerinden biri oldu.

İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü raporu: Karbonsuz büyümeyi hedefliyor

Zorlu Enerji, S&P ve LSEG skorlarını artırmanın yanı sıra 2024 yılında ilk kez İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (TCFD) raporunu yayınlayarak bu konudaki çalışmalarını ve hedeflerini de şeffaf bir şekilde tüm kamuoyuyla paylaştı.

Düşük karbonlu ekonomiye geçişin en önemli bileşenlerinden birinin yenilenebilir enerji kullanımının artırılması olduğu bilinciyle uzun zamandır yalnızca yenilenebilir kaynaklara yatırım yaparak atmosferdeki sera gazı salımlarının azalmasına katkı sağlayan Zorlu Enerji, 2030 yılına kadar ürettiği enerjinin tamamını yenilenebilir kaynaklardan üreteceğini taahhüt ediyor. Şirket, kendi operasyonlarının yanında müşterilerinin de karbonsuz büyümelerini kolaylaştırmak için çalışıyor ve 2040 yılına kadar tüm değer zincirini net sıfır hale getirme hedefi doğrultusunda faaliyetlerini sürdürüyor.

İklim krizi kadar önemli bir diğer mesele olan biyoçeşitliliğin de korunmasına katkıda bulunmaya odaklanan Zorlu Enerji, operasyonlarının ve tesislerinin bulunduğu bölgelerde 2035 yılına kadar biyoçeşitliliğin muhafazası ve geliştirilmesi için yatırım yapmayı sürdürerek uluslararası çerçeveler ile tam uyumlu olarak net pozitif olmayı amaçlıyor.

Başarılarımızı katlamaya devam ediyoruz”

Sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji odaklı bir vizyonla faaliyetlerine devam ettiklerini belirten Zorlu Enerji CEO’su Elif Yener, konuyla ilgili şöyle konuştu:

ESG alanında yükselen performansımızı gösteren rapor sonuçları, sürdürülebilirlikte sektörümüz adına öncü bir rol üstlendiğimizin göstergesi olarak bizi gururlandırıyor. Şirketlerin karbon salımlarını azaltma hedeflerini bilimsel temellere dayandırmayı amaçlayan Bilimsel Temelli Hedefler Girişimi’ni (SBTi) Türkiye’de imzalayan ilk şirket olmamızın yanı sıra CDP Ormansızlaşma ve TCFD raporlarını yayımlayan ilk Türk şirketleri arasındayız.  

Son olarak LSEG tarafından gerçekleştirilen halka açık şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performans değerlendirmesinde dünya genelinde 334 şirket arasından 3’üncü olmamız ve S&P Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirme puanımızı 49’dan 74’e yükseltmemiz de sürdürülebilirlik odaklı stratejimizin başarısını gösteriyor. Yenilenebilir kaynaklardan üretim yapmaktan enerji dönüşümüne kadar uzanan geniş yelpazede gösterdiğimiz faaliyetlerimizde, riskleri minimize edip pozitif etki yaratmaya devam edeceğiz. Çalışmalarımızda Ar-Ge ve geleceğin teknolojilerine odaklanarak faaliyetlerimizi kaynak çeşitliliğimizi artırma hedefiyle sürdüreceğiz.” 

Continue Reading

Sektörel

Enerji sektöründeki CEO’ların yarıdan fazlası için yapay zekâya yatırım öncelik


Enerji sektörü CEO’larının sektörün geleceği hakkında beklentilerini ortaya koyan KPMG’nin 2024 Küresel ENRC CEO Beklentileri araştırması yayımlandı. Araştırmada yer alan ankete göre CEO’ların yüzde 78’i ekonominin önümüzdeki üç yıl içinde büyüyeceğinden emin. Ayrıca CEO’ların yüzde 82’si kuruluşlarının büyüme beklentileri konusunda kendilerine güveniyor. Jeopolitik karışıklıklar CEO’ların en çok önem verdiği konuların başında gelirken Gen AI nedeniyle ortaya çıkan riskler de endişe yaratıyor. Buna karşın Gen AI, CEO’ların yüzde 58’i için en önemli yatırım önceliği ve bunların üçte ikisi bu teknolojinin iş modellerini nasıl kökten değiştireceğini ve yeni fırsatlar sunacağını net bir şekilde gördüklerini söylüyor.

KPMG’nin enerji, doğal kaynaklar ve kimya (ENRC) sektörüne liderlik eden CEO’ların karşı karşıya olduğu zorlukları ve fırsatları derinlemesine incelediği 2024 Global Enerji CEO Görünümü raporuna göre jeopolitik belirsizlikler, ekonomik dalgalanmalar ve teknolojik dönüşüm gibi küresel dinamikler sektör liderlerinin gündemini şekillendiriyor. Sektörde çalkantılı bir ortam olmasına karşın CEO’lar büyüme beklentileri konusunda iyimser olmaya devam ediyor. Bu güven ise değişimi yönlendirme konusundaki derin deneyimlerinden kaynaklanıyor. Yine de jeopolitik gerilimler ve ekonomik dalgalanmalardan, üretken yapay zekânın (Gen AI) getirdiği yeni zorluklara kadar birçok sorunun da farkındalar.

Raporla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Enerji Sektörü Lideri Hakan Demirelli, “Bölgesel çatışmalar, jeopolitik gerilimler, ticaret savaşları ve ekonomik belirsizliklerin yoğun olduğu bu dönemde ENRC sektöründeki CEO’lar, anketimizin de ortaya koyduğu üzere şaşırtıcı bir iyimserlik ve güven sergiliyor. Bunun sebebi aslında oldukça basit. ENRC CEO’ları, değişim ve zorluklarla başa çıkma konusunda uzman. Bu yetkinlikleri, onlara sektördeki belirsizliklere rağmen güçlü bir rehberlik sağlıyor. Ayrıca, enerji fiyatlarının güçlü seyri de gelecekteki gelir akışlarına dair güvenlerini pekiştiriyor. Son bir yılda, yenilenebilir enerjiler kadar fosil yakıtlara dayalı enerjiler de büyüme gösterdi ve enerji talebi zirvede. Küresel enflasyondaki düşüş ve ABD gibi kilit pazarlarda faiz indirimi olasılığı, daha pozitif bir tablo da çiziyor.” dedi.

Ekonomiye güvenleri devam ediyor
Geçen yıla benze şekilde CEO’ların yüzde 78’i ekonominin önümüzdeki üç yıl içinde büyüyeceğinden emin. Ayrıca CEO’ların yüzde 82’si kuruluşlarının büyüme beklentileri konusunda kendilerine güveniyor ve bu oran tüm sektör ortalaması olan yüzde 78’den daha yüksek. Ancak sektörün geleceğine ilişkin güven sağlam olmakla birlikte yüzde 72 ile biraz daha düşük kalıyor. Genel olarak, ENRC CEO’larının yüzde 43’ü önümüzdeki üç yıl içinde yüzde 0,01 ila 2,49 arasında büyüme beklerken yaklaşık üçte biri (yüzde 30) yüzde 2,50 ila 4,99 arasında bir büyüme tahmin ediyor.

Sektörün en önemli sorunu jeopolitik karışıklıklar
Jeopolitik karışıklıklar ENRC CEO’larının en çok önem verdiği konuların başında geliyor ve yüzde 55’i bunu önümüzdeki yıllarda karşılaşacakları en büyük zorluk olarak görüyor. Bu oran tüm sektör ortalamasının (yüzde 47) oldukça üzerinde. Talep ve fiyatlar üzerindeki potansiyel etkileri nedeniyle ekonomik belirsizlik ikinci en önemli zorluk (yüzde 43) olarak görülüyor. Gen AI nedeniyle ortaya çıkan riskler de eşit derecede endişe kaynağı (yüzde 43) olarak değerlendiriliyor.

Büyüme stratejileri devam ediyor
Tüm bu potansiyel zorluklara rağmen, ENRC CEO’ları büyüme stratejilerine sıkı sıkıya bağlı kalıyor ve bu hedefe ulaşmak için çevik adımlar atıyor. Liderlerin üçte ikisi, çevrelerindeki birbiriyle ilişkili zorluklara yanıt olarak stratejilerini uyarladıklarını, kalan yüzde 33’ü ise bunu yapmayı planladıklarını söylüyor. Operasyonel açıdan ENRC CEO’ları sermaye ve girdi maliyetlerini enflasyona karşı korumayı büyüme hedeflerine ulaşmada birincil kaldıraç olarak görüyor (yüzde 22), bunu yüzde 17 ile inorganik büyüme takip ediyor.

Yapay zekâ yatırımları artıyor
Ekonomik belirsizlik iş dünyasını etkilemeye devam ediyor ancak ENRC CEO’ları GEN AI ve teknolojik gelişmelere daha fazla yatırım yaparak iş gücü becerilerinden ziyade dijital yenilik ve büyümeye odaklanıyor. Her on CEO’dan yaklaşık altısı (yüzde 59) teknolojiye daha fazla yatırım yaptıklarını söylerken yüzde 41’i iş gücü becerileri ve yeteneklerine daha fazla yatırım yaptıklarını belirtiyor. Bu oran, geçen yıl teknolojiye yüzde 52 ve iş gücüne yüzde 48 şeklinde neredeyse eşit bir dağılım gösteriyordu.

Yapay zekânın iş sayısını azaltması beklenmiyor
Gen AI, çoğu ENRC CEO’su (yüzde 58) için en önemli yatırım önceliği ve bunların üçte ikisi bu teknolojinin iş modellerini nasıl kökten değiştireceğini ve yeni fırsatlar sunacağını net bir şekilde gördüklerini söylüyor. CEO’ların yüzde 65’i, bu teknolojiye yaptıkları yatırımın geri dönüşünü görmenin 3-5 yıl alacağını öngörüyor, 2023’te bu oran yüzde 48 seviyesindeydi. CEO’ların yüzde 79’u, üretken yapay zekânın iş sayısını önemli ölçüde etkilemeyeceğini, bunun yerine kurumlarındaki mevcut kaynakların becerilerinin geliştirilmesini ve yeniden konumlandırılmasını gerektireceğini öngörüyor.

Siber saldırılara karşı daha hazırlıklılar
Madalyonun diğer yüzünde ise teknoloji riskleri, özellikle siber güvenlik yer alıyor. Bu alanda 2023’e kıyasla bu yıl önemli bir değişim var. Siber saldırılara karşı iyi hazırlandığını söyleyen ENRC CEO’larının oranı yüzde 46’dan yüzde 58’e yükseldi. Bu 12 puanlık artış, dikkat çekici bir gelişme. Bunun, CEO’ların yüzde 72’sinin operasyonlarını ve fikri mülkiyetlerini yapay zekâ kaynaklı tehditlerden korumak için siber güvenlik yatırımlarını artırmış olmalarıyla bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Ofise geri dönenler ödüllendirilecek
Ankette yetenek açısında da önemli sonuçlar ortaya çıktı. Buna göre genç neslin uzaktan ve hibrit çalışmayı benimsemesine rağmen, ENRC CEO’ları önümüzdeki üç yıl içinde ofis içi yaklaşımı giderek daha fazla tercih ediyor ve yüzde 93’ü bunu baskın model olarak destekliyor. Dahası, CEO’ların yüzde 100’ü ofise gelmek için çaba sarf eden çalışanlarını uygun görevler, zamlar veya terfilerle ödüllendireceklerini söylüyor.

Hedef, 2030 yılına kadar net sıfıra ulaşmak
Anketin ESG (çevresel, sosyal, yönetişim) başlığındaki sonuçlara göre ise ENRC CEO’larının çoğunluğu (yüzde 58) 2030 yılına kadar net sıfıra ulaşmayı hedefliyor, ancak hepsi karbonsuzlaştırmayı başarmak için karşılaştıkları engellerin farkında. Bunların başında tedarik zincirini karbonsuzlaştırmanın karmaşıklığı (yüzde 35), ardından da beceri ve uzmanlık eksikliği (yüzde 22) geliyor. Bu nedenle, yetenek geliştirme, yapay zeka ve yeni teknolojilere yönelik beceri kazandırma çalışmaları ile etkin bilgi paylaşım süreçlerine yapılan yatırımlar her zamankinden daha kritik bir önem taşıyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar